SAHİBİNİ ARAYAN UD NECATİ ÇELİK BELGESELİ

Bir insanın bir ud ile hikayesinden bir belgesel olur mu? İşte bu soruya “Kesinlikle Evet” cevabını veren bir çalışma Necati Çelik’in ud ile geçen serüveni. Yönetmen Mustafa Yılmaz Kuş, çeşitli müzik enstrümanları çalan ancak aradığı aşkı “Ud”da bulan Necati Çelik’in bu hikayesinin detaylarını vizöründen beyaz perdeye taşıdı. Çalışma tam 4 yıl sürdü.

Necati Çelik’in ardından popüler olduğu Avrupa’nın her santimetrekaresini gezen Kuş, Çelik’e olan hayranlığı yerinde ve bütün samimiyetiyle görme olanağı buldu. Kuş, ülkemizde hak ettiği değeri bulamayan Çelik’in, Avrupa’daki hayran kitlesini belgeseline de taşıdı.

Üç farklı ülkede çekilen belgesel çalışmalarına 2017 yılında başlandı. Belçika ve Yunanistan’da gerçekleşen çekimlerin ülkemizdeki kısmı ise Konya, İstanbul, Ankara ve Antalya’da yapıldı. 2020’de tamamlanan belgeselin yayınlanması pandemi nedeniyle bu yıla sarktı.

İşte bu belgesel Zeytinburnu Belediyesi’nin katkıları ile beyaz perdede ilk kez gösterildi. 19 Mart Cumartesi akşamı Zeytinburnu Belediyesi’nin ZKSM salonunda gerçekleştirilen Gala gecesi, kar yağışına rağmen elit bir izleyici kitlesi ile buluştu.

50 Yıllık Musiki Sevdası

Belgeseli anlatan yönetmen Mustafa Yılmaz Kuş, “Sahibini Arayan Ud Necati Çelik belgeseli, bir bütünün parçasıyız ve bütüne hizmet etmek için buradayız düşüncesinden yola çıkılarak yapılmış bir belgesel. Hayatını, Türk Sanat Müziği’ne adamış olan ud virtüözü Necati Çelik’in, 50 yıllık musiki sevdasının sınırları aşan serüveni, tatlı bir huzur bırakıyor izleyicisine... Sanat aşkı değil aşkın sanata tutkusunu, sarıldığı udundan yeryüzüne yayan Necati Çelik, hızı giderek artan dünyamızda, insana dair en naif duygulara ilham oluyor” sözleriyle özetledi.

Konya’da başlayan müzik macerasını elinden düşürmediği udunun peşinde tüm dünyaya taşıyan, udu ile sayısız konser, resital ve albümün yanı sıra yüzlerce de öğrenciye ders veren büyük usta Necati Çelik’in belgesel gösterimine ev sahipliği Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy da gecede yaptığı konuşmada, “Necati Çelik kendine has yorumuyla her eseri oya gibi işliyor, ona yeni bir soluk kazandırıyor. Farklı ekollerden icraları ayrı ayrı ya da bir arada gerçekleştirebiliyor ve kısa bir taksimde bile bu tavırların hepsi bulunabiliyor. Hangi tavır olursa olsun, değişmeyen özellikleri; tınıdaki mükemmellik, mızrap vuruşlarındaki ölçülülük, hızlı ve zor geçişlerdeki ustalık. Aralarında net bir şekilde köprüler kurulmuş ve kendi içlerinde de netlik ve anlam taşıyan, uzun ama nefes almayı bilen müzik cümleleri. Bir bakış açısından zengin ve süslü, bir bakış açısından ise arı bir müzik. Necati Çelik ile udu arasında aşk ve yarenlik ilişkisi var. Udunu bir enstrüman gibi kullanmıyor, insanlaştırıyor; sanki onu çalmıyor da onunla konuşuyor, dertleşiyor. Taksimini dinleyen insan, adeta çok iyi bir konuşmacıyı dinlermiş gibi sağlam bir cümle yapısı hissediyor ve onun bir şeyler söylediğinin farkına varıyor. Udu konuşuyor, susuyor, ağlıyor, gülüyor, espri yapıyor, söylev veriyor, kabadayılık ediyor, centilmen oluyor” dedi. Arısoy, böyle bir geceye ev sahipliği yapmaktan dolayı çok mutlu olduğunu da sözlerine ekledi.

Dijital platformlarda da gösterilecek

Mustafa Yılmaz Kuş’un editöryal bir bakış açısıyla hazırladığı belgeseli, Zara, Göksel Baktagir, Ross Daly gibi ünlü simaların da olduğu röportajlarıyla, sanatçının konserleriyle ve yurtdışında verdiği eğitimleriyle ustaca kurgulamış. Necati Çelik’in udundan çıkan namelerle sona eren belgesel, izleyicinin damağında güzel bir tat bırakıyor.

Farklı ülke ve şehirlerde gösterimi yapılacak olan belgesel, yaz sonu itibariyle dijital platformlara da aktarılacak.