Babasıyla aynı kaderi paylaştı

Tarkan'dan sonra korsanı en çok yapılan kişi, her kesimden geniş kitlelerin sevdiği fenomen türkücü Kıvırcık Ali hayata veda etti. Kıvırcık Ali, önceki gün stüdyodan evine dönerken trafik kazası geçirdi.

Babası da kendisi henüz doğmadan kazada ölen Ali Özütemiz, 42 yaşındaydı.

Kalan Müzik’in patronu Hasan Saltık’ın “Tarkan’dan sonra korsanı en çok yapılan kişi o. Tuhaf bir dinleyici kitlesi var, popülaritesi inanılmaz, sağcısı da solcusu da onu dinliyor” dediği, ‘Kıvırcık Ali’ lakaplı halk müziği sanatçısı Ali Özütemiz, dün sabah Çatalca’da geçirdiği trafik kazasında öldü. Alevi türkülerini arabeske yakın bir formda yorumlayarak hem albümleriyle hem konserleriyle büyük ilgi gören Ali Özütemiz, 42 yaşındaydı.

Sabah 05.30 sıralarında Çatalca Tepecik mevkiinde meydana gelen kazada Ali Özütemiz’in otomobilinin bir LPG tankerine çarptığı ve takla attığı ifade edildi. Albüm çalışmalarını sürdürdüğü Beşiktaş’taki stüdyodan evine dönerken kaza geçirdiği belirtilen Ali Özütemiz’in cenazesi, bugün Avcılar Er Mahmut Dede Cemevi’nde düzenlenecek törenin ardından toprağa verilecek.

Babası da kazada öldü

1968 yılında Tokat’ın Turhal ilçesinin Erenli köyünde dünyaya gelen Ali Özütemiz adını doğmadan kaybettiği babasından aldı. Adını ve kaderini paylaştığı babası da bir kazada ölmüştü: “Babamı hiç görmedim, ben doğmadan 37 gün önce bir kazada vefat etmiş. 9 kardeş yetim büyüdük. Ben en küçükleriyim.”

Maddi imkansızlıklar nedeniyle ilkokuldan sonra eğitim hayatına son vermek zorunda kalan Özütemiz’in yolu büyük ağabeyi Sadık’ın da desteğiyle 1983’te İstanbul’a düşer. İki yıl kadar Kasımpaşa’daki Güngör Saz Evi’nde çalışır. O yıllarda Tepebaşı Gazinosu’nda düzenlenen ses yarışmasında ‘Aşıklama’ dalında birinci seçilir. 1985 yılında Arif Sağ’ın müzik kursu ASM’ye kaydolur ve 3 ay süren solfej eğitiminden sonra aidatlarını ödeyemediği için ayrılmak zorunda kalır. Üç yıl kadar çeşitli konfeksiyon atölyelerinde çalışan, bu süreçte gece kulüplerinde, düğün salonlarında bağlama çalarak zor koşullarda hayata tutunma mücadelesi veren Ali Özütemiz, bir yandan da bıkmadan usanmadan Unkapanı’ndaki plakçıların kapılarını aşındırır. Gazino ve düğün salonlarında çalışmaya başladıktan sonra saçlarının kıvırcık olması nedeniyle ‘Kıvırcık Ali’ olarak anılmaya başlar. Uzun süre Hakkı Bulut, Kahtalı Mıçı, Nuray Hafiftaş ve Belkıs Akkale’nin arkasında saz çalar. Zor koşullarda çalışıp kazandığı birikimiyle 1994-1998 yılları arasında 3 albüm yapar ama maddi imkansızlıklardan dolayı bu albümler piyasaya sürülemez. 1995’te iki arkadaşıyla Grup Turnalar’ı kurarlar ve 1996’da ilk albümleri ‘Türkülerden Türkülere Yol Eyledik’ adlı albümle profesyonelliğe adım atar. Hâlâ prodüktörü olan, kirvesi ve “Can yoldaşım” dediği İbrahim Yılmaz’ın desteğiyle 1999 yılında ilk solo albümü ‘Gül Tükendi Ben Tükendim’i çıkarır ve şöhreti kulaktan kulağa yayılmaya başlar. Türkiye’yi en ücra köşesine kadar dolaşıp konserler verir. Bir gün vizesinde problem çıkıp Almanya’ya giremeyince oradaki Türkler Alman Konsolosluğu’nu telefon yağmuruna tutar ve vizesindeki sorun giderilir.

Her kesimden dinleyicisi vardı

Kıvırcık Ali artık bir fenomendir ve albümler de art arda gelir: ‘Isırgan Otu’, ‘Üçüncü Gurbet’, ‘Geriye Dönün Seneler’ ve ‘Hepimize Yeter Dünya’. Albümlerinde daha çok kendi bestelerine yer veren Kıvırcık Ali’nin besteleri Edip Akbayram’dan Sibel Can’a birçok şarkıcı tarafından seslendirilir.

Hürriyet’ten Şermin Sarıbaş’a verdiği söyleşide “Kimse hocam olmadı. Ama yol göstericilerim, manevi destekçilerim oldu; Musa Eroğlu, Sebahat Akkiraz. Onlar bana nasıl biri olmam, nasıl davranmam gerektiğini öğrettiler” diyen Ali Özütemiz, sağcısı, solcusu, rock’çısı popçusu her kesimden dinleyicisi olduğunu belirtiyordu: “Bugün popüler olabilirim, yarın da. Benim derdim bu değil ki. Bugün Aşık Veysel’in türkülerini hâlâ herkes okuyor, esas olan bu. Yoksa bugün popüler olmuşum, kime ne? Benim kimseyle aşık atacak halim yok, tek derdim kendimi aşabilmem.”