"Başbakanın yüzü kızarmıyor mu ?"
Yayınlanma:
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu “Merak ediyorum, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü kutlanırken, gazetecileri hapse attıran, bomba ile kitabı eş tutan, basılmamış kitabın müsveddelerini yok ettiren, bilgisayarlardan kopyasını sildiren Başbakan’ın yüzü kızar
Kılıçdaroğlu, gazetelerin manşetlerine, künyelerine, köşelerine müdahale ettiren ve AKP karşıtı olanların telefon dinleme ve bant kayıtları elden ele dolaşırken, kendisiyle ilgili bir telefon konuşmasını yayınlayan gazetecileri hapse attıran Başbakan’ın 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde medya dünyasından ve medya mensuplarından özür dilemesini istedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun mesajı şöyle ;
-“3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü, 9 yıldan beri iktidarda olan AKP’nin basını nasıl baskı altına aldığını, sindirdiğini, yapısını nasıl değiştirdiğini gösteren bir süreçte kutlanıyor.
31 Mart 2011 itibarıyla, cezaevlerinde 61’i tutuklu 7’si hükümlü olmak üzere toplam 68 basın emekçisi bulunuyor.
Son tutuklamalarla, cezaevlerindeki kadın gazeteci sayısı10’a yükseldi.
31 Mart 2011 itibarıyla, hapis cezası istemiyle davası devam eden basın emekçisi sayısı 32’dir.
Ayrıca yargılandıkları davalarda, haklarında para ya da hapis cezası verilmiş olmakla birlikte mahkeme kararı temyiz edildiği için kesinleşmeyen veya cezasının infazı 5 yıl süreyle ertelenmiş olan 52 gazeteci daha vardır.
Özetle 150’den fazla gazeteci cezaevine girme tehdidi altındadır.
Çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında hapis veya para cezası talebiyle açılmış 2000’den fazla dava mahkemelerde görülmektedir. Gazeteciler hakkında açılmış 4000’den fazla soruşturma devam etmektedir.
Merak ediyorum bu koşullarda 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü kutlanırken,
-Gazetecileri hapse attıran ve 2-3 yıldan beri özel yetkili mahkemeler eliyle tutuklu kalmalarına yol açan,
-Hükümet’i eleştiren Televizyon programlarının yayından kaldırtan,
-Tazminat ve ceza davalarını tehdit ve baskı aracı olarak kullanan
-Bomba ile kitabı eş tutan,
-Basılmamış kitabın müsveddelerini yok ettiren, bilgisayarlardan kopyasını sildiren
-Gazetelerin manşetlerine, künyelerine, köşelerine müdahale ettiren,
- AKP karşıtı olanların telefon dinleme ve bant kayıtları elden ele dolaşırken, kendisiyle ilgili bir telefon konuşmasını yayınlayan gazetecileri hapse attıran Başbakan’ın yüzü kızarıyor mu, kızarmıyor mu?
9 Yıldan beri iktidarda bulunan AKP’nin Genel Başkanı ve Başbakan 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde Türkiye’deki medyanın fotoğrafına bakarak medya dünyasından ve gazetecilerden özür dilemelidir.
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde, gerçekleri halktan saklayan, yargısız infazlar yapan, hakaret, yalan ve iftiralarla dolu yayıncılık, habercilik yapanları kınıyor, halka gerçekleri anlatan, araştıran, soran, eleştiren, meslek ilkelerine uygun nitelikli yayıncılık yapan her gazeteciyi de sevgiyle saygıyla selamlıyorum”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun mesajı şöyle ;
-“3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü, 9 yıldan beri iktidarda olan AKP’nin basını nasıl baskı altına aldığını, sindirdiğini, yapısını nasıl değiştirdiğini gösteren bir süreçte kutlanıyor.
31 Mart 2011 itibarıyla, cezaevlerinde 61’i tutuklu 7’si hükümlü olmak üzere toplam 68 basın emekçisi bulunuyor.
Son tutuklamalarla, cezaevlerindeki kadın gazeteci sayısı10’a yükseldi.
31 Mart 2011 itibarıyla, hapis cezası istemiyle davası devam eden basın emekçisi sayısı 32’dir.
Ayrıca yargılandıkları davalarda, haklarında para ya da hapis cezası verilmiş olmakla birlikte mahkeme kararı temyiz edildiği için kesinleşmeyen veya cezasının infazı 5 yıl süreyle ertelenmiş olan 52 gazeteci daha vardır.
Özetle 150’den fazla gazeteci cezaevine girme tehdidi altındadır.
Çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında hapis veya para cezası talebiyle açılmış 2000’den fazla dava mahkemelerde görülmektedir. Gazeteciler hakkında açılmış 4000’den fazla soruşturma devam etmektedir.
Merak ediyorum bu koşullarda 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü kutlanırken,
-Gazetecileri hapse attıran ve 2-3 yıldan beri özel yetkili mahkemeler eliyle tutuklu kalmalarına yol açan,
-Hükümet’i eleştiren Televizyon programlarının yayından kaldırtan,
-Tazminat ve ceza davalarını tehdit ve baskı aracı olarak kullanan
-Bomba ile kitabı eş tutan,
-Basılmamış kitabın müsveddelerini yok ettiren, bilgisayarlardan kopyasını sildiren
-Gazetelerin manşetlerine, künyelerine, köşelerine müdahale ettiren,
- AKP karşıtı olanların telefon dinleme ve bant kayıtları elden ele dolaşırken, kendisiyle ilgili bir telefon konuşmasını yayınlayan gazetecileri hapse attıran Başbakan’ın yüzü kızarıyor mu, kızarmıyor mu?
9 Yıldan beri iktidarda bulunan AKP’nin Genel Başkanı ve Başbakan 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde Türkiye’deki medyanın fotoğrafına bakarak medya dünyasından ve gazetecilerden özür dilemelidir.
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde, gerçekleri halktan saklayan, yargısız infazlar yapan, hakaret, yalan ve iftiralarla dolu yayıncılık, habercilik yapanları kınıyor, halka gerçekleri anlatan, araştıran, soran, eleştiren, meslek ilkelerine uygun nitelikli yayıncılık yapan her gazeteciyi de sevgiyle saygıyla selamlıyorum”
Medya
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.