AK Partili Turan'dan Kılıçdaroğlu'na: 'İstediğiniz TV'de, istediğiniz saatte, istediğiniz gazeteciyle...'

AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, yaptığı basın toplantısından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı televizyon kanalında karşı karşıya tartışmaya çağırmasına cevap verdiği kesiti video olarak paylaştı. Videosunu 'Ne işi var Erdoğan ile Kılıçdaroğlu'nun? Ben hazırım Sayın Kılıçdaroğlu! İstediğiniz TV'de, istediğiniz saatte, istediğiniz gazeteciyle...' başlığıyla yayınlayan Turan'ın videosunda şu konuşması yer aldı.

"Değerli basın mensubu arkadaşlarım, Sayın Kılıçdaroğlu, hayatının en kötü esprisini yaptı. 'Saıyn Erdoğan, benden korkuyor' dedi. Neymiş, Sayın Erdoğan'la Sayın Kılıçdaroğlu, televizyon karşısında tartışacaklarmış. Sayın Erdoğan, çocuk yaşından itibaren, genç kola üyeliği, genç kola başkanlığı, il başkanlığı, belediye başkanlığı, başbakanlığı, cumhurbaşkanlığı boyunca demokrasiyle beraber şeffaf bir hayat sürerek, Türkiye'de seçilmiş en kıymetli insanlardan bir tanesi oldu. Ancak Kılıçdaroğlu, bir gecelik kaset operasyonuyla CHP gibi tarihi bir partinin başına geçerek genel başkanı oldu. Ne işi var Erdoğan'ın, operasyonla genel başkan olmuş bir kişiyle? Konu korkmak değil, konu denklik meselesidir."

"Türkiye'yi 4 kat büyüten bir liderin, 'Biz vergileri uyuşturucudan alarak artıracağız' diyen bir adamla ne işi var Sayın Erdoğan'ın? '10 milyon işsiz var, 50 bin muhtar var. Her muhtara özel bir kalemle işsizliği bitireceğiz' gayriciddiyetinde olan bir kişiyle, Türkiye'yi büyüten, dünyadaki tüm önemli konularda tavır alan bir kişinin ne işi var?"

"Sayın Erdoğan, 'Hep darbe yapılır ve altında kalınır' teorisini yerle bir ederek 15 Temmuz'un kahramanı oldu. Sayın Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz akşamı kaçacak yer aradı, kahve içerek televizyon karşısında darbeyi izledi. Darbenin durdurulmasında en büyük paya sahip olan kişiyle darbeden kaçan, korkan bir kişinin karşılıklı olarak ne işi var televizyonda?"

"Sayın Kılıçdaroğlu istiyorsa ben hazırım. İstediği gün, istediği televizyonda, hatta istiyorsa CHP'nin Genel Merkezi'nde gelelim bir araya ve soralım Kılıçdaroğlu'na: Hala partinizdeki tacize tecavüze sessiz kalacak mısınız? Hala PYD komşumuz olsun, PYD terör örgütü değil diyor musunuz? Denizli Vekili'ne neden sahip çıkmadınız? Neden istifa ettirdiniz? 'Atatürk demem, Mustafa Kemal derim' diyen İl Başkanlarına sahip çıkmaya devam edecek misiniz? gibi birçok soruyu sorma imkanım olur."

"Bu üslubun üslup olmadığıını, bu tarzın tarz olmadığını, Türkiye'nin 90 yıllık partisine, bir ana muhalefet liderine yakışmadığını ifade ediyor, kendisini tekrar daha sağduyulu, daha milletini, birlik-beraberliğimizi anlayan, pekiştiren bir dile davet ediyorum."