'Başörtülü olduğu için dışlayan ile şort giydiği için darp edenin zihniyeti aynı'

Yüksel, Beşiktaş kadın voleybol PAV takımı oyuncusu Nurcan İbrahimoğlu'nun yaşadıklarının toplumsal kutuplaşmanın son örneği olduğunu iddia etti ve kayıtsız kalmanın yeni olaylara davetiye çıkaracağını belirtti.

Yüksel yazılı açıklamasında şu ifadeler yer verdi:

“19 yaşındaki voleybol oyuncusu Nurcan İbrahimoğlu’nun, şort giydiği için belediye otobüsünde maruz kaldığı şiddet AKP zihniyetinin yarattığı toplumsal kutuplaşmanın son örneği olmuştur.

 Nurcan İbrahimoğlu’nun Ayazağa’daki polis merkezinde karşılaştığı ilgisizlik ve Şişli Adliyesi Adli Tabibliği’nde dudağındaki patlağa rağmen kendisine darp raporu verilmemesi ise ne yazık ki devletimizin bu durumları hiçe saydığını ve yenilerine davetiye çıkardığını göstermektedir.

Kendisini toplumun namus bekçisi olarak atfeden bu saldırganlara karşı insanlarımızın takındığı umursamaz tavırda  ise üzerine gidilmesi gereken başka bir gerçeği oluşturmaktadır. Bugün Nurcan’ın başına gelen olay yarın Nurcan’a bunu yapan kişilerin kendilerinin de kızları veya eşlerinin başına gelebilecek bir olaydır. Nurcan’ın yaşadığı şiddete kayıtsız kalmak yeni olaylara davetiye çıkarmaktır.

 Bir sporcunun “namusumuzu bozuyorsun” sözleriyle darp edilmesi, Emniyet Müdürlüğü’nün ve Adli tabibliğin kayıtsızlığı AKP zihniyetinin bürokrasiyi ve toplumumuzu taşıdığı son noktadır. Bu zihniyeti yaratanın AKP olduğunu miting meydanlarında inançları da yuhalatmasından açıkça görmekteyiz. Nurcan buzdağının yalnızca görünen kısmıdır. Bir de bizlere ulaşmayan, basına yansımayan nice buna benzer vakalar olduğunu biliyoruz. Bir genç kızımızı başörtülü olduğu için dışlayan ile diğer bir genç kızımızı şort giydiği darp eden zihniyet aynıdır. Bugün bu darp olaylarına izin veren AKP zihniyeti yarın ahlak bekçileri vasıtasıyla genç kızlarımızın namus bekçiliğini mi yapacaktır? Hükümet neden bu olaya sessiz kalmaktadır?

Sözde ileri demokrasi söylemleri ve sözde açılımlarla Toplumsal kutuplaşmayı en üst düzeye ulaştıran AKP zihniyetinin yansımaları tüm bu olaylarla meyvelerini vermeye başlamıştır. AKP’nin demokrasi söylemlerinin içinin boşluğu gündelik yaşamımızda tüm yurttaşlarımızın karşılaştığı benzeri olaylarla sık sık kanıtlanmaktadır.

 Aynıyız sloganlarıyla halkımızın oyuna talip olan AKP yönetimi bugün farklılığın şiddete döndüğü noktada dahi, sessizliğini koruyarak söylemleri ile icraatları arasındaki farklılığı ortaya çıkartmaktadır. Yoksulluktan, toplumsal kutuplaşmadan, şiddetten ve her türlü olumsuzluktan rant elde etme çabasındaki AKP’ye dur demenin zamanı çoktan gelmiştir. Gençlerimizin ve kadınlarımızın maruz kaldığı tüm bu baskı ve şiddet olayları Halkın İktidarında son bulacaktır. Kadınlarımız ve yarınlarımız gençlerimiz sahipsiz değildir”