BİZ KAYBETMEDİK BAYRAĞI GEÇİCİ DEVRETTİK!

BİZ KAYBETMEDİK BAYRAĞI GEÇİCİ DEVRETTİK!
Kanal 9'da yayınlanan ve Mehmet Mert'in sunuculuğunu yaptığı Mertçe Söyleşi programında konuşan AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş; ‘Siyaset inişli çıkışlı bir yoldur. Siyasette kazanmak ve kaybetmek kardeştir. Siyaset yaptığınız bölgeye ne kazan

Karakaş gazetecilerin sorularını yanıtladı

 

AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş, Kanal 9'da yayınlanan ve Mehmet Mert'in sunuculuğunu yaptığı Mertçe Söyleşilere konuk oldu. Mertçe Söyleşiler programında konuşan Metin Karakaş, Silivrili gazetecilerin de sorularını yanıtladı. Bölge gazetecilerinin de katılım gösterdiği yayına izleyenlerde sms ve telefon bağlantıları ile katıldı. Karakaş'a sorularını yöneltmek üzere programa Silivri'de görev yapan gazetecilerden Cihangir Davutoğlu, A.Refik Bek, Fatma Sarıbıyık, Erman Paçalı, Tolga Emek, Yusuf Eker ve Servet Yıldırım katıldı.

 

Biz kaybetmedik, bayrağı devrettik

Siyaset inişli çıkışlı bir yoldur. Siyasette kazanmak ve kaybetmek kardeştir. Siyaset yaptığınız bölgeye ne kazandırdığınızı kendinize sormanız lazım. Silivri'yi bu anlamda siyaseten elimizde bulunan tüm makamları kullanarak yönettik. Tüm arkadaşlarımız bu zaman dilimi içerisinde elinden geldiğince hükümet, İBB, özel idare imkanlarını ve Silivri Belediyesi imkanlarını ilçeye hizmet olarak kazandırma gayreti gösterdiler. 2004-2009 yılı Silivri'ye belediyeciliğin nasıl yapılacağını göstermiştir. Biz çıtayı yükselttik. Ancak fiziki koşullar, beldelerin kapatılması, bu atmosfer bizim hizmet bayrağımızı bir başka siyasi partinin temsilcisine devretmemize neden olmuştur.

 

Bizim dönemimiz tarihe altın harflerle kazınacaktır

Önemli olan görev süremizde neler kazandırdığımızdır. 2004-2009 Silivri tarihine altın harflerle geçecektir. Silivri'de muhalefeti ile iktidarı ile o dönem çok farklı bir dönem olarak bu ilçenin tarihinde yer alacaktır.

Şuan muhalefetteyiz. Biz kaybettiniz derseniz bunu kabul etmeyiz. Halen muhalefette görev verdi halkımız ve elimizden geldiğince yine tüm imkanları zorlayarak Silivri'ye hizmet etme noktasında üzerimize düşeni yerine getiriyoruz.

 

Boğluca'yı provoke etmişlerdi

Tabi şu anda Silivrimizde son dönemlerde ciddi sel sıkıntıları oldu. Geçmiş dönemin çarpık yapılaşmahya müsade etmesinden dolayı, dere kenarlarının yapılaşmaya açılması, islah çalışmalarının yapılmaması, yağmur sularının derelere akıtılmasından kaynaklı çeşitli etkenler Silivri'de ciddi sıkıntılar oluşturdu. 2004-2009 yıllarında görevdeyken Boğluca Projesini başlattık. Derenin genişliği öngörülenin 1/3ü kadardır. İstimlakla ilgili süreci başlattığımızda bunu provoke edenler oldu. Bu gün iktidarda olan CHP'nin o günkü idarecileri bu projeyi iptal ettirmek için ellerinden geleni yaptılar. Takdiri ilahi bir selle de bu projenin ne kadar doğru olduğunu gördük. Biz bu projeyi ortaya koyduğumuzda daha sel olmamıştı. Şimdi %85 istimlaklar gerçekleşmiş durumda. 16 trilyon lira ödendi. Hatta istimlak süreci bitenlerin yıkımlarına da başlandı. Boğluca deresinin ismi bile güzel değil. Rekraasyon alanlarının düzenlenmesi, kayıklarla bu derede gezilebilmesi gibi bir bütün projedir bu. Bunların hepsi gerçekleşecek. E-5 üzerindeki menfezler, zeminin betonlanması, etrafının sadece rekreasyon, yeşil alan ve yürüyüş parkurları ile düzenlenmesi gibi projelerle değerlendirilecek. Boğluca deresi ismi ile kokusu ile sesi ile değil, görsel güzelliği ile, sandal sefaları ile anılacak bir dere haline gelecektir.

 

Silivri kimliğini zaman içinde bulacak

Silivri'de bir kimliksizlik sorunu vardı. 1/100000 ölçekli imar planlarını yaptık. Silivri'ye de bir rol biçildi. Bu planlamada İstanbul'un her yeri planlandı. Yat limanları, havaalanı, üniversiteler gibi bir çok yatırım planı bu ilçeye yapıldı. Planlanan nüfus 1.5 milyon insan. Kısa zamanda gerçekleşemeyebilir ama ilerleyen zaman dilimi içerisinde bu planlardaki yerlerden birinin bakın karakter olarak ortaya çıkması halinde netlik kazanacaktır kimliğide. Eskiden Eskişehir denildiğinde E tipi cezaevi akla gelirdi. Bugün Anadolu üniversitesi ile, sanayisi ile anılan bir kent haline geldi. Silivri'de zaman içerisinde bu hale gelecektir. Ama şunu da söylemek lazım. Demokrasinin nabzının attığı yer olarak, Silivri'deki demokratik hareketleşme diye bir başlık oluşacağına inanıyorum.

 

Silivri elindeki fırsatları değerlendiremedi

Silivri kendi elindeki fırsatları zamanında değerlendiremeyen ilçelerden biridir. Üzülerek söylüyorum ki geçmiş dönem yöneticileri kısır çekişmeler yüzünden iş yapamamışlardır. Şehirleşme noktasında kötü planlama yapılmıştır. Kendi yağı ile kavrulan, kendi yatırımları ile birşeyler yapmaya çalışan bir ilçeydi. Küçücük bir sahili olan ama kocaman bir sahil şeridi bulunan bir semtti. Silivri İstanbul'un avrupaya açılan kapısı gibi. Hiç bir şehre nasip olmayacak bir çok faktörün iç içe olmasından kaynaklanan da bir durum bu. Turizm kendi olmaya çalışıyorsunuz ama arazilerinize villalar yaptırıp yazlıkçı bekliyorsunuz. Doğru düzgün ulaşım söz konusu değil, tesisler yok. Böyle turizm olmaz. Bir devlet hastanesi projesi başlattık. Sırf siyasi çekişmelerden o günkü yerel idare ile hayırseverleri bir araya getirip yapamadık. Bu utanç vericidir. Hangi kimliği ön plana çıkartırsanız bir diğer özelliğe haksızlık etmiş olursunuz. Denizi ön plana çıkartırsanız tarım a ayıp edersiniz. Uyum ve entegrasyonu sağlarsanız sanırım daha sağlıklı bir sonuç alınabilir. Yanıbaşınızda ülkenin en önemli kentlerinden biri var. Silivri çok önemli bir konuma sahip. Silivri bugüne kadar bir çok fırsat kaçırıldı. Marina yapılmadı. Meydanlarımız yok. Kültür merkezimiz yok. Hangi alanda nasıl ön plana çıkacaksınız.

 

Şimdiki idare bizi geçmek zorunda

Altyapımız yoktu. Arıtma tesisimiz yoktu. Bunlar bir kentte olması gereken hizmetlerdi. Biz yaptığımızda insanlar şaşırarak izledi. Altyapı boruları için insanlar bunun içinden araba mı geçecek diyordu. Biz Doğalgaz dedik, onlar siyasal gaz dedi. Ben bir yılda getireceğim diyorsam sen 2 ayda getireceğim de. Şuanki yerel idare bizi geçmek zorunda. Silivri Belediyesicilikte laf salatalığı değil hizmet merkezi olduğunu gördü. Avrupanın bir ilçesinde bunları konuşmak bile utanç verici aslında. 2004-2009 da mücadele ettik hala muhalefetteyiz ve mücadele ediyoruz.

 

Yüz bin ton asfalt döktük

Silivri'ye son iki yıl içerisinde yüz bin ton asfalt döktürttük. İBB imkanlarını kullanarak hizmet etmeye devam ediyoruz. Yani bu Silivri Belediye bütçesinin yarısından fazla bir rakamdır. Çatalca'da 27 bin ton asfalt dökülmüş. Çatalca'nn köyleri bizden daha fazla. Ama biz Silivri'ye yüz bin ton asfalt dökmüşüz. Bu çok ciddi bir hizmeettir. Ama CHP hala İBB Silivri'yi cezalandırıyor diyor.

 

İstihdam sorunu olmayacak

Silivri'de havaalanı büyük bir projedir. 40-50 bin insanın istihdamı demektir. Ulaşımı bile belirler etkiler. Kalifiyeli bir ortam oluşturulmamış. Fabrikalarda çalışan insanların %70'i işinden memnun değil. Bu işin sonu gelmedi. Binlerce insanı işe sokarsınız, binlerce insan arkada bekler. En tehlikeli adam her işi yaparım diyen adamdır. İşsizlik sorunu bitmez. İnsanlar kalifiye değil. O nedenle çalıştığı işte ücretten memnun değil, koşullardan memnun değil. 1.5 milyon nüfus planlanıyor ama istihdamı nasıl çözeceğiz. Silivri'ye insan, zaten yatırımla gelecek. Halaalanı gibi, oteller gibi, sanayi gibi, projeler hayata geçtikçe nüfusda etkilenecek istihdam olanağı da kendiliğinden oluşacak. Bakın bugün Çerkezköy yanıbaşımızda orada bu konuda sıkıntı yok.

 

Başkan hesabını verecek

Belediyeciliği iyi bilirim. 12 yıl hem muhalefet hem iktidar görmüş biriyim. Şuan 41 yaşımdayım. 28 yaşımda meclis üyesi oldum. Yaşamımızın bir parçası oldu siyaset. İki yıllık zaman diliminde Silivri çok şey kaybetti. Çok bahane sıralanabilir. Ama iyi bir plan, ekip, program Silivri'de hala beklenti. Sadece Silivri'de borçlu belediye alınmadı ki. Beldeler kaderine teslim edildi. Bırakın hizmeti, insanların psikolojisi bozuldu. Mahallemiyiz, beldemiyiz diye düşünüyorlar, sorguluyorlar. Diğer ilçelere bakın, karşıda CHP'li Ataşehir var, AK Partili belediyeler var. Onlarda Belde belediyesi aldılar, borçlu aldılar. Hizmette ediyorlar. Belediyenin kendi iç işlerine karışmak istemiyorum ama zaman zaman beklenmedik istifalar, sorunlar, tartışmalar devam ediyor. Bunlar başkanın kendisini ilgilendirir ama hesabını halka zamanı gelince verecekler.

 

Gümüşyaka'da süreç tehlikeli bir hal alıyor

Gümüşyakada pazar yeri sıkıntısı hala devam ediyor. Bonus gibi başkan ordan yer alana burdan şunu vereceğim vaadleri veriyor. Proje doğru bir proje ama ortak zemin oluşamadı. Yanlış zaman, yanlış yer ve yanlış kişilerce yapıldı. Muhalefet olarak yanınızda duralım dedik. Yüklenici firma işini yapmadıysa gereğini yapalım dedik. Ortak zemin bulup huzursuzluğu ortadan kaldıralım. Çünkü çok nahoş yerlere gidecek bu iş. Gümüşyaka korkmaya başladı, tedirgin. CHP Türkiye'nin partisi, dışarıdan bir parti mi? AK Parti de Türkiye'nin partisi. Çekişmelerle sadece Silivri kaybeder. Başka kimse kaybetmez. O nedenle elele çözmek gerekiyor bu sorunları.

 

5 yılda ciddi hizmetler yaptık

5 yıllık görevimiz içinde Silivri'de çok ciddi hizmetler yaptık ama daha fazlasını yapabilir miydik? Yapabilirdik. Ama teknik altyapının yetersiz olduğu bir yerde sosyal belediyeciliğe önem veremedik. 3 tane çocuk parkı vardı 60 parka çıkardık. Sahil projemiz vardı. Belediye binası, Devlet hastanesi, Adliye binası, altyapı çok daha önemliydi. Aslında sosyal belediyecilikte de çok önemli çalışmalara imza attık. Gençlerin önünü açma noktasında sahilin hangi noktaya geldiği de ortada. 3 çay bahçesi vardı bugün sahilde gençlere sorun durumdan memnun olduklarını söyleyeceklerdir. İBB den de ciddi destekler aldık ama yaptık.

 

Güven ortamındaki kaygıların sebebi CHP'li iktidardır

Silivri'deki arazi fiyatlarında 2007 -2009 yılları arasında gerileme var. Silivri'de güven ortamı da yok. Siyasi istikrar çok önemli. Bu sıkıntılar bugünkü mevcut yerel idareden kaynaklanıyor. Boğluca daki fiyatsal istikrarsızlık bundan kaynaklanıyor. Aslında şundan rahatsızım. Kiminle konuşuyorsak bize belediye başkanıymışız gibi davranıyor. Belediye başkanına sorması gereken hesabı bize soruyor. CHP'li bir meclis üyesi arkadaşın bile bunu yaptığına şahidim. Gelelim boğluca konusuna. Boğluca'da ödenen istimlak bedelleri ile bir çoğu sıfır daire alabilirler. Yani kimseyi mağdur etmiyor bu istimlaklar. Salı günü sayın İBB Başkanı Kadir Topbaş'ın da Silivri'yi ziyaret ederek yerinde inceleme yapmasını bekliyoruz. Kadir Topbaş boğluca deresini incelemek istediğini ifade etti. Çalışmaları hızla ilerliyor. Yaza kadar sonuca varacağız sanırım.

 

Bizim siyasette bir ilkemiz var

Siyasette bir ilkemiz var. Ama Silivri'de iyi olursa biz kötü olursa siz yaptınız mantığı var ve Belediye Başkanı ve CHP'li arkadaşlar bunu çok dillendiriyor. İBB Silivri'yi cezalandırıyor derken korku imparatorluğu yaratmaya çalışıyorlar. Yahu Allahaşkına Çatalca'ya 27 bin ton, Silivri'ye yüz bin ton asfalt dökmüşüz. Bu en basit örneği. Alipaşa ve Fener'e doğalgaz gelecek demiştik. İGDAŞ İstanbul'daki en büyük yatırımını Silivri'ye yapıyor. Eskiden köy yol istenirdi, şimdi doğalgaz isteniyor. Getiriyoruz. Getireceğiz. Söz verdik tutuyoruz. Gazitepe Kadıköy'de içeriye yapıyoruz. Tamamlanamayan her yer tamamlanıyor. Bu cezalandırmak mı Allahaşkına. Bizim siyasi ilkelerimize yakışmaz öyle bir mantık.

 

Atatürkçü parti AK Partidir.

Çöpü onlar dökmüştü biz kaldırmıştık. Yoğurt Festivali harcamalarını zamanı gelince göreceksiniz. Bir sanatçı az çıkartırsınız bunları halledersiniz. Küçük bir iki ihaleyle çözülür. Hizmet yapmak isterseniz yaparsınız. Bütçe yok demek aciziyettir. Köylerin temizliği ile ilgili bir meseleden bahsettiler. Kırk küsür milyar lira o mesele ile ilgili belediyeye yatırılacak. Biz bu konuda İBB'de ağırlığımızı koyduk. Ama hizmet edemiyoruz para yok borç var demek mazeret değil. Biz emanetimizi geri alacağız demiyoruz ama onlar geri vereceğiz diye bas bas bağırıyor. Belediyede kazandı kaybetti diye birşey yok. Bayrak devri söz konusudur.  Ki bugünkü arkadaşlar belediyeyi emanet aldıklarını ortaya koyuyorlar. Referandum da bunun göstergesi biraz. CHP, MHP, DP, ÖDP, gibi irili ufaklı bir çok parti hayır dedi. Kim var evet diyen. AK Parti SP BBP. 14 bin kayıtlı üyemiz var. CHP'de 3 bin olmuş üye sayısı. Buyursunlar önümüzdeki dönem alsınlar alabilirseler. Korku imparatorluğu yaratmaya çalışıyorlar ama yemezler. Türkiyede Atatürkçü parti AK Partidir. Atatürk, bu memlekette vatanını en çok seven, O'na en çok hizmet edendir demiştir. Vallahi biz onlardan daha çok hizmet ettik, ediyoruz! Atatürkçü iseler hizmet etsinler. İlkelerinden ayrılmasınlar.

 

Yarın seçim var deseler biz hazırız

Türkiye'de her an seçim olacakmış gibi hazırlanan tek parti biziz. Sabah namazından başlayan programlarla gece geç saatlere kadar çalışıyoruz. Bir çok partide göremeyeceğiniz bir tempo var. 15 günlük planımızda 3 tane Bakanımız Silivri'ye gelecek. Yarın seçim var deseler, sandık başına oturacak arkadaşlarımıza kadar hazırız. Hadi desek, talimat bekliyorlar. Milletvekilli sürecimiz başladı. İl Başkanlığına başvurular yapılıyor.

 

Silivri yetersiz bir ekipler yönetiliyor

Silivri Belediyesi bugün yetersiz bir ekiple yönetiliyor. 2 yıldır görevdeler. 2 yılda başlayıp bitirdikleri, temelini atıp tamamladıkları bir tane proje var mı diye sorarsanız yok. Silivri'de şuanda konut açığı yok. Silivri'de varoş mahalleler oluşturtmadık. Yüksek standartlı siteler yaptık. Dönemin Belediye Başkanı da bende teknik adamdık. Bu Silivri için bir şans oldu. Konut sıkıntısını çözdük. Konut açığımız yok.

 

Kimin malını kime veriyoruz?

Aydın üniversitesinin mülkiyet sahibi Silivri Belediyesi değil. Kimin yerini kime veriyoruz. Devletin mera vasfında olan tescili yapılmamış bir yerin arazinin Aydın üniversitesine verilmesi ile ilgili tasarrufta bulunuyoruz. Bunun yeri Maliye Bakanlığı'dır. Verilecekse Maliye Bakanlığı verir. Bu sürecin tamamlanması sadece 2 yıl. İnsanlara ümit veriyorsunuz hemen gelecek diyorsunuz. Başkana soruyorsunuz bedava aldım diyor. Rektöre soruyorsunuz bedava verecek diyor. Muhtara soruyorsunuz ben vermedim vermem diyor. Yahu karanlıkta herkese göz kırpıyor. Önce bi işi ciddiyetle başlama şamasına getirirsin. Ondan sonra kamuoyuna duyurursun. Devletin yapması  gereken işe Silivri Belediye Meclisi olarak tasarruf kullanılamaz. Biz bu nedenle reddettik.

 

Genel seçimlerde iddialıyız

Genel seçimlerde iddialıyız. %40'ın altına düşmeyeceğiz. Ama hedef %51. İzlerken yorulduğunuz bir başbakana yakışır bir sonuç almak zorundayız. AK Partinin tek rakibi kendisidir. Anamuhalefet ve muhalefet partileri demokrasinin olgunlaşması noktasında engeldir. Kendilerine çeki düzen vermiyorlar. AK Parti bu tabloda 10 kere seçime girse 10 kere kazanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.