CHP, 23 Nisan öncesi tehlikeye dikkat çekti

CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Enstitüsü kurulması ve nüfusu 400 binden fazla olan yerleşim merkezlerinde AMATEM açılması için Kanun Teklifi verdi ve 23 Nisan öncesinde tehlikeye dikkat çekti. 

‘ALKOL VE UYUŞTURUCU MADDEYE BAŞLAMA YAŞI GİTTİKÇE DÜŞÜYOR’

CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı öncesinde TBMM’ye Kanun Teklifi sunarak, madde kullanımına başlama yaşının 13-14 yaşlarına kadar indiğini belirtti.

​

Gerekçede; “Türkiye’de ve dünyada hızla alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta, maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde gittikçe düşmektedir. Kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını yok eden, insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek, geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddelerden korumak ancak donanımlı bir merkez tarafından yapılabilecektir” ifadeleri yer aldı.

Kanun Teklfinde; Devlet Denetleme Kurulu’nun (DDK) hazırladığı ‘Madde ve Diğer Bağımlılıklar ile Mücadele Kapasitesinin ve Bu Bağlamda Türkiye Yeşilay Cemiyetinin Değerlendirilmesi’ başlıklı raporuna göre, Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezleri’ne (AMATEM) başvuranların sayısının son 5 yılda 5 kat arttığı ifade edildi.

‘ÜLKEMİZ BÜYÜK TEHDİT ALTINDA’

CHP’li Yarkadaş, TBMM’ye sunduğu Kanun Teklifi’nde şu ifadeler yer verdi:

“Son 20 yıl içinde gelişmiş ülkelerde özellikle A .B.D ve batı Avrupa ülkelerinde uyuşturucu madde kullanımın da büyük bir yaygınlık göze çarpmaktadır. Kitle iletişim araçlarının artması, televizyon sinema ve basın aracılığıyla diğer ülkelerde yaşayan bireyleri, de bu konudan haberdar etmiş, uyuşturucu madde hakkında bilinenlerin azlığı yüzünden özendirici etkiler de yapabilmiştir. Bu özendirici etkiler nedeni ile madde kullanımına başlama yaşı da 13-14 yaşlarına kadar inmiş durumdadır. Toplumsal iletişime açık her ülke gibi memleketimizi de tehdit eden bu soruna karşı gençlerimizi uyarmak ve yönlendirmek bu toplumda bilinçli olarak yaşayan her aydının görevidir.

Ülkede hızlı sosyal ve ekonomik gelişme ve sorunlarla birlikte alkol ve uyuşturucu tüketiminde yıllar itibarıyla artış göstermektedir. Madde bağımlılığına yönelen gençlik konusunda yapılan araştırmalar gençlerin toplum değerlerine uymayan, yakıp yıkıcı, vurup kırıcı davranışlarının altında hemen daima bir kaygının yattığı ortaya konmuştur. Kaygının nedenlerini araştırırken psikolojik faktörlerin yanı sıra, memleketin antropolojik, sosyo-kültürel, ekonomik koşullarının genci ne şekilde etkilediğini göz önünde bulundurmak gerekir. Çünkü kaygının ortaya çıkışı gencin bu faktörlerden etkileniş tarzına bağlıdır.

Pek çok madde bağımlısı madde kullanmaya başlama nedenlerini başarısızlık, yenilgiler, hastalık, ölüm, ayrılık, işten atılma, mutsuzluk gibi nedenlere bağlamaktadırlar. Bu etkenlerin ne ölçüde bireyi etkisi altına aldığını bilmek ve tedaviyi yönlendirmek ve tedavi motivasyonunu devamlı kılmaya yardımcı olmaya yardımcı olabilecektir. Uyuşturucu ve uyarıcı madde tedavisi; yaşam biçiminin değiştirilmesi, tekrar kullanmayı önleme, bağımlılık eğitimi ve ailenin tedaviye katılımına odaklanmıştır.

Kanun teklifimizle; alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ile çok daha etkin mücadele edilebilmesi amacıyla nüfusu 400.000’den fazla olan yerleşim yerlerinde alkol ve madde kullanım bozukluklarının tanı, sağaltım, izleme ve yeniden ortaya çıkmasının önlenmesi hizmetlerini yürüten Alkol - Madde Bağımlılığı Araştırma, Tedavi ve Eğitim Merkezleri açılması öngörülmüştür. Ayrıca, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı kurumu altında “Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Enstitüsü” kurularak bilimsel araştırmalar ve bağımlılıkla mücadelede daha etkin çözümler üretilmesi hedeflenmiştir.”