CHP'de ikinci adaya izin vermem

Ekmeleddin İhsanoğlu'yla ilgili merak edilenleri yanıtlayan Kılıçdaroğlu, bu seçimde büyük risk aldığını söyledi.

Uğur Dündar’ın “Suudi Arabistan’ın Abdullah Gül’e, onun da Devlet Bahçeli’ye, Bahçeli’nin de size Ekmeleddin İhsanoğlu ismini açtığını söyleyen köşe yazarları oldu. Ne diyeceksiniz?” sorusuna Kılıçdaroğlu şu yanıtı verdi:

''Bu bir komplo teorisidir. Türkiye’de böyle şeyler üretilir. Hatta sonra inanılır. Böyle bir şey olmamıştır. Ben siyasi kimliği olmasın istedim. Aynı zamanda entellektüel, barışçıl, dünyayı tanıyan, herkesi kucaklayan bir kişiye ihtiyacımız var dedim. Hatta ben bu tanımlamayı yaparken Ekmeleddin Bey’in yanındaki biri de ona dönüp Kılıçdaroğlu aynı sizi tarif etti demiş. Hakikaten de Ekmel bey bu tarife oldukça uyuyor.

Ben kendim hem parti çevresinde hem de çok yakın çevremde araştırma yaptım. Ve Ekmel Bey'i sorduğum hiçkimse tarafından olumsuz bir yanıt almadım. Sıcak siyaset yapmamış, tarafsız olması olsun diğer özellikleri olsun bu konuda kendi çevremizde mutabık kaldık. Ardından bu ismi sayın Bahçeli’ye götürdüm. O da kabul etti. Suudi Arabistan iddialarına tabii ne diyeyim, gülüyorum. Ekmel Bey kadın erkek eşitliğine inanan biri. Suudi Arabistan’da bu yok.

Ekmel Bey’e ben Atatürk ve devrimleriyle ilgili herhangi bir şey sormadım. Çünkü o zaman da “bak işte seçilmek için diyor” diyeceklerdi. İhsanoğlu’nun sözlerine değil önce eserlerine bakalım. Atatürk’le ilgili kurumlarda da görev yapmış, yazdığı eserlerde gerek Atatürk, gerek laiklikle ilgili düşünceleri belli. Tabii kendisi programlarda sorulduğunda anlatabilir. Ama böyle hem doğuyu hem batıyı görmüş bir insanın Atatürk değerlerini ve Cumhuriyet değerlerini en net biçimde görmüş bir kişi.

Ekmel Bey’i her türlü araştırdık. Kiminle görüşmüş, hangi liderlerle fotoğrafı var. İlişkileri nasıl. Hepsini inceledik. Ama ben asla “Siyasi görüşünüz ne? Hangi partiye oy veriyorsunuz?” diye sormadım. Sormam da  zaten. Önümüzde İslami değerleri yani kendi halkının değerlerini, bunun yanı sıra bilim tarihini çok çok iyi bilen bir insan. Putin’den Obama’ya, Azerbaycan liderinden bir çok dünya liderine kadar pek çok liderle arası iyi olan bir insan. Siz bu adama devlet olarak da üstün hizmet madalyası vermişsiniz. Yani takdir etmişsiniz.

Bakın şunu da söyleyeyim böyle yetişmiş bir başka insan da olabilir. Aklımızdan geçen diğer isimler Yaşar Kemal ve Orhan Pamuk gibi isimlerdi.

Bu adayı belirleyip risk üstlendim. Sadece partime uygun bir isim bulsaydım risk olmazdı. Ama ben ülkemin bir maceraya sürüklenmesini istemiyorum. Rejimin değişmesini istemiyorum. Onun için bu aday sağdan soldan herkesin kucaklayabileceği bir aday olmalıydı. Risk üstlendim evet. Artı elbette ki tepki gelecekti. Bunu biliyordum. Hele CHP’den tepki gelmeyecek demek, bu eşyanın tabiatına aykırı. Biz farklı düşüncelerin bir araya geldiği bir partiyiz. Ama bir aday belirlenmişse ikinci bir adayın CHP içinde belirlenmesi olmaz. Buna izin vermem. Ben CHP içinde çok şey değiştirdim. Herkes artık özgürce düşüncelerini ifade edebilir burada. Bana gelip beni eleştirenlere hiç kızmadım hep teşekkür ettim. Artı biz kadın kollarını ve gençlik kollarını kurduk.

Ekmeleddin Bey, devlet başkanı olarak seçilseydi belki bu teori düşünülebilirdi. Ama cumhurbaşkanı seçilecek. Rektör atayacak, yargıya atama yapacak. Küresel gücün bunlarla uğraşacak bir durumu olduğunu düşünmüyorum. Bizde cumhurbaşkanlığı sembolik bir makam. Özal, Demirel, Gül, baktığımızda sembolik temsili olarak yaptılar görevlerini. Ama Erdoğan gelirse her işe müdahele edecek. Bu da kukla bir başbakanın oluşacağını gösteriyor. Davul başbakanın boynunda olacak tokmak cumhurbaşkanının elinde olacak.

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun seçim yarışı için bağış kampanyası yapılacak. Bir hesap açılacak ve Cumhurbaşkanlığı yarışmasında Ekmeleddin Bey için kullanılacak. Tabii çok büyük rakamlar gerekmiyor. Ama tabii para seçim yatırımından artarsa o da hazineye devredilecek. Biz otobüs tahsisi yapacağız. Tabii CHP logoları olmayacak. Sadece adayımızın fotoğrafları olacak.''

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla edilen Balyoz tutuklularının bugün tahliye edilmesi konusunu değerlendirdi. Balyoz davasının hem yurtiçinde hem de yurtdışında inanırlığını kaybettiğini dile getiren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, davada çok sayıda sahte delil olduğunu belirtti.

Buna rağmen tutukluların ne tanığı ne delilinin mahkeme heyetlerince dikkate alınmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Ben o dönem şunu söylemiştim. Özel yetkili mahkemeler iktidarın sopasıdır. Toplumu dizayn etmek için kullanılıyorlar. Bunlar adalet dağıtan mahkemeler değil” demiştim. Gerçek anlamda bu davalarda kumpas kuruluyor. İnsanlar yıllarca acı çekiyor'' ifadelerini kullandı.