CHP'li belediye başkanları 'asılsız ithamlara' karşı tek vücut: 'Artık baskı düzenine geçilmiştir'
Mansur Yavaş tarafından açıklanan bildiride "Milletimizin bilmesini isteriz ki, İstanbul Büyükşehir Belediyemize yapılan haksızlığın, tüm Belediyelerimize yapıldığını düşünüyor ve bu haksızlığı reddediyoruz. Bir Belediyemiz için uygulanması düşünülen hukuksuzluk, karşısında tüm Belediyelerimizi ve milletimizi bulacaktır. Millet İttifakı Belediye Başkanları olarak bundan sonraki süreçte de haksızlığa, hukuksuzluğa, baskılara ve ithamlara karşı tek yürek olacağımızın bir kez daha altını çiziyoruz. Bu güçlü irade baskılardan bırakın yılmayı, aksine her zorlukta daha da güçlenecek ve vatandaşlarımıza daha çok hizmet etme azmimizi perçinleyecektir" ifadelerine yer verildi.
Deklarasyon, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfi Savaş'ın imzasını taşıyor.
Açıklanan deklarasyon şu şekilde:
"Büyükşehir Belediye Başkanları olarak düzenli aralıklarla gerçekleştirdiğimiz toplantılarımız için bu ay, 27 Aralık Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 102. yıl dönümünde Başkent Ankara’da bir araya geldik. Ankara buluşmasında kentlerimizin tarımı destekleme, kırsal kalkınma projeleri, iklim değişikliğiyle mücadele ve yeni nesil sosyal belediyecilik çalışmaları hakkında iş birliği ve görüş alışverişinde bulunulmuştur. 2022 yılı için ise Büyükşehir Belediyeleri’nin kentlerdeki turizm gelirlerinin artırılması konusunda yaptığı çalışmalar ve bu çalışmaların sonuçları ele alınmıştır.
ÖNEMLİ BAŞARILARA İMZA ATTIK
Kurumlarımız 2.5 yılda önemli başarılara imza atmış; ulaşım projeleri, kırsal kalkınma, öğrenciler ile kadınlara yönelik çalışmalar ve teknoloji uygulamalarının yanı sıra proaktif sosyal belediyecilik uygulamalarıyla kent sakinlerinin yanında olmuştur. Ucuz su, ulaşım, ekmek ve sosyal yardımlar gibi konularda mevcut ekonomik koşullara rağmen önemli çalışmalara imza atılmıştır. Özellikle pandemi döneminde, yangınlarda ve doğal afetlerde Büyükşehir Belediyelerimiz inisiyatif almış ve bu olumsuz gelişmelerin karşısında vatandaşlarımıza devletin varlığını ve yanında olduğunu yakından hissettirmiştir.
Vatandaşlarımızdan büyük destek gören hizmetlerimiz özellikle bu yılın son aylarında zirveye çıkan ekonomik zorluklara rağmen ara vermeden sürdürülmüştür. Kurdaki ani ve büyük değişimler ile ekonomik koşullar nedeniyle önümüzdeki yıl için mali yüklerimiz şimdiden artmıştır. Vatandaşlarımızın yaşamını etkileyen bu zorlu mali koşullar kurumlarımızı da etkilemektedir. Bu duruma hükümet yetkilileri derhal müdahale etmeli ve Belediyelerin de kur kaynaklı zararlarını karşılayacak çalışmalar yapılmalıdır.
ÖRNEK BELEDİYECİLİK UYGULAMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ
Bizler örnek Belediyecilik uygulamalarımızı sürdürürken hükümet tarafından dile getirilen “Bütün belediyelere eşit mesafedeyiz” söylemlerinin gerçeği yansıtmadığı ortadadır. Türkiye Belediyeler Birliği’nin gelirinin yarıdan fazlasını Millet İttifakı Belediyeleri sağlarken, kaynaklarının büyük kısmını Cumhur İttifakı Belediyelerine ve diğer kamu kurumlarına aktarması adaletsiz bir vakıadır. Birçok belediyemiz kamu bankalarından ve İller Bankası'ndan kredi alabilmek bir yana, teminat mektubu dahi alamamaktadır. Gelir kalemlerinin büyük bir kısmını Belediyelerimizin oluşturmasına rağmen, bütçesi Valilikler tarafından yönetilen Kalkınma Ajanslarının gider kalemlerinden kurumlarımız etkin olarak faydalanamamaktadır. Birçok kredi onayı ise uzun süredir Cumhurbaşkanlığı makamının onayını beklemektedir. “Eşit mesafe” değil, sadece “mesafe” ile sürecin yürütüldüğü ve mesafenin Millet İttifakı Belediyeleri olmamız sebebiyle gittikçe açıldığı yadsınamaz bir gerçektir.
ÇALIŞMALARIMIZIN BİR KESİME RAHATSIZLIK VERMESİNİ ANLIYORUZ
2.5 yıl boyunca Belediyelerimizin yaptığı ve büyük takdir gören çalışmaların bir kesime rahatsızlık verdiğini görmekteyiz. Bu durumu anlayışla da karşılıyoruz. Kabul etmediğimiz durum ise hukukun dışına çıkılarak baskı ortamının oluşturulması, haksız ve mesnetsiz ithamlarla kurumlarımızın zan altında bırakılması ve birer devlet kurumu olan Belediyelerimiz üzerinden sürekli olarak kirli siyaset üretilme çabasıdır.
Gelinen noktada, vatandaşlarımızı ayırt etmeden hizmet eden Belediyelerimize ayrımcılık yapıldığı, millet iradesi ile seçilen bizlere devlet olanaklarıyla zorluk çıkarıldığı, demokrasi ve hukuk kurallarıyla işlemesi gereken bir düzenden baskı ve engel düzenine geçiş yapıldığı açıktır.
İBB'YE YAPILAN HAKSIZLIĞIN TÜM BELEDİYELERİMİZE YAPILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ
Milletimizin bilmesini isteriz ki, İstanbul Büyükşehir Belediyemize yapılan haksızlığın, tüm Belediyelerimize yapıldığını düşünüyor ve bu haksızlığı reddediyoruz. Bir Belediyemiz için uygulanması düşünülen hukuksuzluk, karşısında tüm Belediyelerimizi ve milletimizi bulacaktır. Millet İttifakı Belediye Başkanları olarak bundan sonraki süreçte de haksızlığa, hukuksuzluğa, baskılara ve ithamlara karşı tek yürek olacağımızın bir kez daha altını çiziyoruz. Bu güçlü irade baskılardan bırakın yılmayı, aksine her zorlukta daha da güçlenecek ve vatandaşlarımıza daha çok hizmet etme azmimizi perçinleyecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.