CHP'nin 2023 vizyonu...

CHP'nin 2023 vizyonu...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bugün bir iş adamı iktidarı eleştirmekten korkuyorsa siz o ülkede demokrasi var diyemezsiniz. İş adamı söyleyecek, siyasetçi dinleyecek" dedi. Yeni eğitim sistemini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Bu sistemi hiçbir aka

Bab-ı Ali Toplantıları’nın konuğu olan Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin 2023 vizyonunu anlattı.

Mövenpick Otel’de düzenlenen Bab-ı Ali Toplantıları’nın konuğu olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin 2023 vizyonunu anlattı. Konuşmasında Türkiye’nin kurallarıyla işleyen demokrasiye ve yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Başbakan Erdoğan, ’Buradan uzlaşma çıkmazsa bir B planımız var’ dedi. Pes. Nasıl gizli bir planınızla ortaya çıkıyorsunuz. Demokraside uzlaşma kültürü olmalı" dedi.

DEMOKRASİDE BÖYLE BİR ŞEY OLUR MU?

Kılıçdaroğlu, CHP’nin 2023 Türkiye’sinde üniversitelerin konuşan, tartışan, özgür, rektörünü kendi seçebilen kurumlar olmasını istediğini belirterek, "Örgütlenme özgürlüğü olması gerekiyor. Örgütlenmekten korkmayan, örgütlü bir toplumun da demokrasinin kurallarını koruyan bir toplum olacaktır. Girişim özgürlüğünün de bulunması gerekiyor. Bugün bir iş adamı iktidarı eleştirmekten korkuyorsa, siz o ülkede demokrasi var diyemezsiniz. İş adamı özgürce görüşlerini söyleyecek, siyaset adamı da dinleyecek. TÜSİAD, 4+4+4 sistemi hakkında bir açıklama yaptı. Başta Başbakan, koro halinde saldırdılar, ’Vay efendim nasıl söylersin’. Bir demokraside böyle bir şey olur mu? Hastalık bu. Hükümeti eleştiren iş adamları ağır bedeller ödüyor. Bu iş adamları ertesi gün vergi denetimine giriyor ve cezalar yağdırıyorlar" dedi.



KALİTELİ BİR DEMOKRASİ YOK

2023’lere giden Türkiye’de demokrasinin kalitesini artırmak zorunda olduklarını belirten Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün kaliteli bir demokrasi yok, sözde bir demokrasi var. Yani güçler ayrılığı var. Başbakan kürsüde konuşurken Çemil Çiçek de parlamentoyu yönetiyor. Milletvekilleri Başbakana laf atıyor. kendisini eleştiren milletvekilleri için Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e, "Sayın Başkan, bu vekilleri siz mi susturacaksınız, ben mi susturayım?" diyebiliyor. Bu ne demektir? Benim gücüm gerekirse parlamentodan güçlüdür demektir" dedi.

HUKUK FAKÜLTESİ 6-7 YIL OLACAK

Yürütmeye bağlı bir polis kuvveti, yürütmenin istediği delilleri toplayacağı için bağımsız bir adli kolluk kuracaklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Yargıyı denetleyen mekanizma hükümete bağımlı değil, bağımsız bir birim olacak" diye konuştu. Ayrıca hukuk fakültelerinin de yapısını değiştireceklerini belirten Kılıçdaroğlu, 4 yılda hakim olunmayacağını, eğitimin 6-7 yıl olması gerektiğini dile getirerek, "Öğrenci en az bir yabancı dil öğrenmeli. Bu hukuk fakülteleri sağlıklı hakim, savcı yetiştiremez" ifadelerini kullandı. 

ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER

Kılıçdaroğlu, özel yetkili mahkemeleri kaldıracaklarını, bunların eski sıkıyönetim mahkemeleri olduğunu ifade ederek, "Bu mahkemelerin daha sonra adı değişti DGM oldu, daha sonra adı değişti özel yetkili mahkeme oldu. Bu mahkemelerin özelliği, siyasi otoritenin sopası olmasıdır. Siyasi otorite, ’Şu asılacak, bu kesilecek’ der, onlar da karar verir. Bu mahkemelere bu özelliği nedeniyle biz, ’Silivri toplama kampı’ diyoruz. Balyoz davasında sanıklar, ’delilleri bilirkişiye gönderin’ diyor, mahkeme reddediyor. Neden? ’Ben seni mahkum edeceğim’. Yeniden bir ulusal kurtuluş savaşı başlatmak zorundayız" şeklinde konuştu. 

9 YILDA NEDEN 6 MALİ AF ÇIKARTILDI

"Ekonominin iyi yönetildiği söyleniyor, herkes övünüyor. Ben onlara sadece çok basit bir soru sormak istiyorum. kısa bir soru sormak istiyorum" diyen Kılıçdaroğlu, "9 yılda neden 6 mali af çıkartıldı? Bir iş adamı neden yükümlülüklerini yerine getiremiyor? Demek ki ekonomi iyi yönetilemiyor" dedi. Enerjinin Türkiye’nin temel sorunu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Rusya’ya yüzde 60 oranından bağımlı hale geldiğini söyledi. Enerji politikasında hata yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, "Nabuco ve Mavi Enerji projeleri çöp kutusuna attık. Güney Akımı götürdük, hiç bir beklenti olmaksızın Ruslara teslim ettik" dedi. 

SURİYE’DEKİ GAZETECİLER İÇİN HABER BEKLİYORUZ

Toplantının moderatörünün, "Suriye’de bulunan iki esir gazetecinin serbest bırakılması için bir girişimde bulundunuz mu" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Suriye maslahatgüzarıyla iki ayrı görüşme yaptık. Serbest bırakılmaları çağrımız oldu. Bir çalışma yapıp bize döneceklerini söylediler, yanıt bekliyoruz" dedi. 

28 ŞUBAT’TAN İNTİKAM ALINACAKMIŞ

Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaşan, zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran kanunu da eleştiren Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Biz 9 yaşında çocuğa diyoruz ki ‘Mesleğini seç’ ve 9 yaşında ki çocuğun bütün hayatını etkiliyoruz. Neymiş, 28 Şubat’tan intikam alınacakmış. Pes yani. 28 Şubat’tan intikam alacaksan niye adamın altına zırhlı araba aldın sen? Neymiş, intikam alıyormuş. İntikam değil, ödüllendirdin sen 28 Şubatçıları" diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından soru-cevap bölümü basına kapalı gerçekleştirildi.

KILIÇDAROĞLU: MAĞDUR SIFATIYLA TARAF OLACAĞIZ 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Eylül Davası ile ilgili, "Genel başkanımız tutuklandı. Mal varlıklarımıza el kondu. Pek çok insan mağdur oldu. Partimiz kapatıldı. Dolayısıyla bizde mağdur sıfatıyla taraf olacağız" dedi. 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bab-ı Ali Toplantısı’na katılmak üzere Mövenpick Otel’e geldiği sırada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, "Bugün Sayın Başbakan grup toplantısında, ’CHP, 12 Eylül darbesi yargılanamaz demişti, şimdi açılan davaya niye müdahil oldu’ dedi. Ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki soruya, "12 Eylül davasına müdahil olmak bizim hakkımız. Başbakanın bundan rahatsızlık duymasını doğrusunu isterseniz anlayamadım. Biz 12 Eylül’de mağdur olan bir siyasal partiyiz. Genel başkanımız tutuklandı. Mal varlıklarımıza el kondu. Pek çok insan mağdur oldu. Partimiz kapatıldı. Dolayısıyla bizde mağdur sıfatıyla taraf olacağız" diye yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, "12 Eylül davasında sağlıklı bir yargılanma olması ve hiçbir kuşku duyulmaması için bir önerge vermiştik. Önergede yargılanmasını istemiştik. AKP o önergeyi reddetmişti. Gerekçemiz buydu. Şimdi ben başbakana sorayım; Bizim o gerekçemizi niye reddettiniz? Çıksın bir yanıtını versin bakalım" dedi. 

Kılıçdaroğlu Başbakan Erdoğan’ın "Cumhuriyet Halk Partisi Sivas olaylarının suç ortağıdır" açıklamasına ise "Ben sayın başbakan için cahil demiştim. Galiba biraz daha ötesini söylemek gerekiyor. Sivas davasının avukatlığını yapanlar şimdi hangi siyasi partide milletvekilliği yapıyor. Suç ortağı kim? Dönüp kendisine bakarsa suç ortaklarını orada görecek" şeklinde yanıt verdi. 

GECİKMİŞ BİR AÇIKLAMA

Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın yargıyla ilgili sözlerinin sorulması üzerine "Sayın Kılıç’ın açıklamaları gecikmiş bir açıklama olarak değerlendirmiştim. Yargının kuşatılmasına karşı çıkacağını söylüyor. Demek ki yargı kuşatılmış. Sorum şu; ‘Yargı kuşatılırken neredeydi acaba yargıçlarımız?’ Asıl tepkiyi o zaman vermeleri gerekirdi. Ama her şeye karşı gecikmişte olma yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı için görüş bildirdikleri için teşekkür ediyorum. En azından bizim savunduğumuz noktaya geldikleri için. Oysa bu tepkinin daha önce ‘Yargı işi halloldu" diye kitap yazan yargıcın kitabının yayınlanmasından sonra söylemesi gerekiyordu" açıklamalarını yaptı. Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:

"Bir insan bu kadar kısa sürede nasıl çark eder anlamak mümkün değil. Dün gazeteleri alıp kendi grup toplantısında göstermedi mi? Üstelik 1940’ların gazetesi. Şimdi beni gazete kupürü üzerinden niye suçluyorsun diyor. Ya insan bu kadar kısa sürede çark etmez. 24 saat bile geçmedi. 12 saat bile geçmedi".

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.