“Delege Listelerinde Usulsüzlük, Hukuksuzluk, Adaletsizlik”

“Delege Listelerinde Usulsüzlük, Hukuksuzluk, Adaletsizlik”
CHP'li Av.Ümit Yavuz ilçe kongersi öncesi bir basın açıklaması yaparak yaşanan gelişmeleri eleştirdi. Yaşanan Süreç CHP ve CHP Genel Başkanının İtibarsızlaştırılması Sürecidir diyen Yavuz'un açıklaması şu şekilde:


24.03.2012 tarihinde aşağıdaki açıklamayı yapmış ve usulsüz, hukuksuz, adaletsiz bir şekilde, parti üyelerinin özgür iradeleri ile seçilen delegelerin delegeliklerinin silinip yerine “sahte” delegeliklerin geçirildiğini bildirmiştik. Açıklamada;

“Delege Listelerinde Usulsüzlük, Hukuksuzluk, Adaletsizlik”

01.02.2012 – 09.02.2012 Tarihleri arasında Büyükçekmece İlçesi CHP delege seçimleri yapılmıştır. İlçemizin 23 mahallesinde yapılan delege seçimleri sonucunda seçilen delegeler, tutanaklarla tespit edilmiş olup, seçim sonuçlarına ilişkin en fazla doğruya yakın liste CHP İl Başkanlığı internet sitesinde yayınlanmıştır. Bu listede bile, Örneğin; Karaağaç mahallesinde oturmamalarına rağmen Erol ŞAHİN ve Coşkun TANIŞ keyfi bir şekilde delege olarak yazılmışlardır. İlçe Yönetiminin İlçe Seçim Kurulu’na verdiği listelerdeki Parti mühürü imzasız olarak taklit edilmiştir.

Yapılan bu işlemler, taban iradesinin hiçe sayılmasıdır. Anti-Demokratiktir. Geniş halk yığınları ile buluşmaya, iktidara yürümeye kararlı partimizi engellemeye çalışan uygulamalar, parti tüzüğüne göre disiplin suçu oluşturduğu gibi yapılan sahtecilikler TCK anlamında da suç teşkil etmektedir. Bu denli keyfi, anti-demokratik, parti hukukuna, siyasi ahlaka aykırı, mafyavari uygulamalar partimizi tüm ülke ve dünya nezdinde küçük düşürecek, kitlelerin ve uluslararası kamuoyunun partimize güven ve inancını temelinden sarsacaktır. Sayın Genel Başkanımızın liderliğini sorgulamayı ve zayıflatmayı hedefleyen bu uygulamalara karşı, bizler; partimizin sorumlu üye ve delegeleri olarak parti içi düzeltme ve müdahalelerle sorunun çözülmesini dilemekteyiz.

24.03.2012 tarihinde,31.03.2012 tarihinde yapılacak İlçe Kurultay’ı için oy kullanacak delegelerin listesi İlçe Seçim Kurulu’na verilmiş ve bu liste İlçe Başkanlığı binasında da askıya çıkarılmıştır. Aşağıda eklenenler ve seçildikleri halde delege listelerinden çıkarılanlar liste halinde sunulmuştur. Değiştirilen ve ilçe yönetimince eklenen (seçilmemişlerin) toplamı 85 kişidir” denildikten sonra Eklenenler – Çıkarılan Delegeler başlığı altında tam listeyi sunmuştuk.

Büyükçekmece 1.İlçe Seçim Kurulu’na (İSK) yapılan itirazlar ise tümüyle reddedilmiştir.

Yaşanan gelişmeler sonucunda, CHP yönetici organları en üst düzeyde durumu değerlendirmiş ve dilediğimiz şekilde onurlu ve dik bir duruş sergileyerek, Temiz Lider Temiz Siyaset şiarıyla yola çıkan Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği doğrultuda davranmıştır.

İl Yönetim Kurulu seçime hile karıştıran İlçe Başkan ve Yönetiminin tümünü Parti Tüzüğünün 70.madde hükümleri gereğince, Kesin Çıkarma Cezasını da içeren disiplin suçu işledikleri gerekçesiyle disiplin kuruluna sevk etmiştir.

İşten el çektirilen İlçe Yönetiminin yerine ise Yine Tüzüğün 44.maddesi gereğince Üst Yönetim Birimi olan İl Yönetim Kurulu 5 kişilik Geçici Kurul atamıştır.

İlçe yönetimine atanan geçici kurul yapılan haksızlığı gidermek ve siyaseten ahlaklı örnek bir tavır sergilemek amacıyla İlçe Kurultay sürecini yeniden başlatmıştır. İl Başkanlığı tarafından Görevden alınan İlçe Yönetimine gönderilen (İlçe Yönetiminin değiştirdiği) listeyi, atanan geçici yönetim ıslak imzalı olarak İlçe Seçim kuruluna vererek kurultay sürecini yeniden başlatmıştır. Kurultay tarihi olarak da 22.04.2012 tarihi belirlenmiştir.

Burada başlatılan yeni bir kurultay sürecidir. Daha önce yapılacağı ilan edilen seçimler ertelenmemiştir. İptal edilmiştir.

İtibarsızlaştırma Başka Bir Boyut Kazanıyor

Başlığa sebep olan gelişmeler bu aşamadan sonra anlam kazanmaya başlamıştır.

Büyükçekmece 1.İlçe Seçim Kurulu, parti üst yönetimi tarafından görevlendirilen İlçe Yönetiminin verdiği, gerçekten seçilmiş olan delegeleri içeren listeyi almış olmasına rağmen, İlçe Kurultayının, hukuksuz, usulsüz, adaletsiz listeyle yapılacağına karar vermiştir. Kararına gerekçe olarak da; İlçe seçim Kuruluna yapılan ilk itirazın 16.03.2012 tarih ve 12 sayılı kararınca reddine karşı yapılan itirazın, Yüksek seçim Kurulu’nun (YSK) 07.04.2102 tarihli 170.no.lu kararıyla reddedilmesini göstermiştir. Halbuki ne Büyükçekmece İSK’nun ve ne de YSK’nun kararları yeniden başlatılan seçim süreci ile ilgili değildirler. İptal edilen seçim süreci ile ilgilidirler.

Öte yandan, İSK sadece usulü inceleme yapmıştır. Bu usulü incelemeyi de partinin iç ilişkisine karışmamak şeklinde özetlenebilecek saiklerle yapmış olabileceği düşünülebilir. Çünkü ilk ret kararında İSK itirazlarımızı “yetkisiz olduğu “gerekçesiyle reddetmiştir.

Parti yetkili organları yeni bir süreç başlatarak, adil olan ve seçilmiş olan delegeleri içeren listeyi sunduğunda ise bu kez Büyükçekmece İSK kendisini yetkili addederek bu listeyi kabul etmemiştir. Yasa ise İSK’na partiden gelen listeleri onama görevini yüklemiştir.(2820 sayılı SPK) yetki kavramına ilişkin birbirleriyle çelişen iki farklı anlayış partimiz açısından şöyle bir sonuç doğurmuştur. İlçemizde partimiz, Genel Başkanımızın duruşuna aykırılıklar içeren, hileli, vicdanları sızlatan delege listeleriyle seçime girmeye zorlanmıştır.

Bu zorlanmanın siyasi sonuçlarına ise daha sonra değineceğim.

İSK Sadece Usulü İnceleme Yapmıştır

Biz bütün çabamızla sorunu çözmeye çalışırken seçilmemişlere delege unvanı sağlanmıştır. Parti Tüzüğünün 48/C maddesi delegeyi;

“Bir kongre ve kurultaya katılmak üzere muhtarlık bölgesi ve alt yönetim birimi toplantısında ve kongresinde seçilen partiliye “delege” …denir” olarak tanımlamıştır.

Delege kime denir tanımlamasında anahtar ifade “seçilen partiliye” ifadesidir. Burada iki kıstas getirilmiştir. Delege iki vasfı taşımalıdır.

1-Partili olmak
2-Seçilmiş olmak.
 
Büyükçekmece İSK seçilmiş olmak kriterine hiç bakmamıştır. Parti Üst Yönetim birimlerinin seçilmiş olanları bildirmiş olmasına rağmen, seçilmemiş olanlarla seçime gidilmesine karar vermiştir.
Bir an için İSK’nun kimsenin (Parti Üst Yönetim Organı olsa bile) beyanlarına itibar etmemesi gerektiği düşünülebilir.(Böyle olmamasının gerekliliği bir yana)Bu durumda da Büyükçekmece İSK 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun
                 
“Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip, seçim sandık kurulu başkan ve üyeleri tarafından imzalanır. Tutanakların bir örneği seçim yerinde asılmak suretiyle ilan edilir. Kullanılan oylar ve diğer belgeler, tutanağın bir örneği ile birlikte üç ay süre ile saklanmak üzere seçim kurulu başkanlığına verilir.”
 
Ne derler; demokrasilerde sandık kutsaldır.
Mahalle delege seçimlerinin bütün sandık tutanakları İSK da bulunmaktadır. Biz de ilk askıya çıkarılan hileli listelere karşı İSK’na itiraz ederken bir kez daha, kimlerin seçilmiş olan delegeler olduğunun saptanabilmesi açısından bu sandık tutanaklarını İSK’na itiraz dilekçemiz ekinde sunmuştuk.
Bu yanıyla da inceleme yapılmamıştır.
 
Büyükçekmece Neresidir?
               
Büyükçekmece Trakya’nın giriş kapısıdır. AKP’nin istediği ölçüde nüfuz edemediği Trakya’nın.
AKP hükümetinin “ÇIlgın Projesi”nin Marmara ayağının en gelişmiş bölgesidir.
En önemlisi de, başta hükümetçi rantçılar olmak üzere her çeşit rantçının  göz diktiği, her an imara açılabilecek geniş alanlara, hatta İstanbul merkezine en yakın tarım yapılan geniş alanlara sahip İstanbul’un tek ilçesidir.
 
Büyükçekmece'de Partimizin tabana, taban iradesine önem veren, genişleyerek büyümesini sağlayan, son kurultayımızın coşkusu ve parti tüzüğünde yapılan devrim niteliğindeki değişikliklerle hızlanacak  bir yönetime kavuşması yaşamsal önemdedir. CHP yerel seçimlerde Belediye Başkanlığı’nı çok az bir oy farkıyla zorlanarak kazanmıştır. Kazanırken de bir önceki seçimlere göre yaklaşık 9.000 oy kaybetmiştir. Burada tam seçim arefesinde ANAP’tan parti ye gelen adayın olması, parti örgütünün yeterince iştahla çalışmaması vb. etkenler sayılabilir. Anti-demokratik AKP hükümeti ilçemizde çok az bir oy farkıyla kaybettiği Belediye Seçimlerini bu kez alabileceğini düşünmektedir. Bu düşünce ile kramp olmuş bir CHP İlçe örgütü AKP için bulunmaz bir nimettir.
 
Öte yandan bu kramp durumunu aşabilecek bütün mücadeleler engellenmiştir. Partimiz kendi seçtiği delegelerle bile ilçe kongresi yapamaz duruma düşürülmüştür. Bu durum son derece üzücü ve siyaseten de yıpratıcıdır.
 
Partimizin içine sürüklendiği bu süreçten bir an evvel çıkmak için bu delege yapısı ile dahi ilçe kongresine gitmek de sorunu çözmeyecektir. Benim de birlikte çalıştığım İlçe Başkan Adayı Dursun TAZEGÜL, bu şekli ile gidilen kongreden galip olarak ayrılsa veya 2 aday birleşse dahi parti yara almıştır. İl Yönetimi, Genel Merkez, MYK da hileciliği görmesine ve reddetmesine ve çözmeye çalışmasına rağmen çözemeyen konumuna düşürülmüştür. Bu haliyle partinin saygınlığını sarsmakla birlikte, Parti Genel Başkanımızın da partiye hakim olamadığı, liderlik yapamadığı düşünce ve duygusu sinsice yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır.
 
Bu delege yapısı ile seçime gidilmesi, çok kısa bir zaman kalmış yerel seçimlerde rakip partilere anti-propoganda yapma fırsatı da verecektir. “Sahteciler partisi” lidersiz parti” söylemleri şimdiden kulağımıza gelmeye başlamıştır.
 
Bu delege yapısının bozulmaması, parti örgütünde de yılgınlığa, umutsuzluğa neden olmaktadır. Delege seçildikleri halde delegelikleri silinen kocaman insanların büyük bir üzüntü ve öfkeye kapıldıklarına, ağladıklarına gözlerimle tanık oldum. Pınartepe Mahallesi Muhtarı İbrahim IŞIK’ın, Hürriyet Mahallesi delegesi gazeteci Ahmet TEKİN’in duygularını kendileri anlatmalılar. Arkadaşlarımız kendilerini, aldatılmış, rencide edilmiş, çiğnenmiş hissetmektedirler.
 
İlçe Örgütüne kalıcı atama yapılması da sorunu çözmeyecektir. Bu kez de partinin, parti içi demokrasiyi çiğneyen eski alışkanlıklara dönüş eğiliminde olduğu, yukarıda sıraladığımız “iktidarsızlık” hastalığı ile malul olduğu vurgusu öne çıkacaktır.
 
Eğer Parti bu sorunu çözme iradesi ve kararlılığını gösterir ve seçimler bir kez daha iptal olunursa, Genel merkez olaya aktif müdahalede bulunarak İSK sorunu aşılabilir. Böyle bir sonuç alınmadığı koşullarda önümüzde iki yol kalmaktadır.
Birincisi; bu delege yapısıyla da olsa kazanacağımızı bildiğimizden seçime gitmeliyiz.
İkincisi; İlçemiz, sorunu ilkesel görerek ve il Kurultayına delege göndermemeyi kabul ederek, seçime gitmez. Delege seçimleri yenilenir. Böylece daha sağlıklı bir seçim yapılabilir.
 
İlçemizdeki sorunun, sadece parti içi bir sorun olmadığının anlaşılması gerektiği düşüncesinden hareketle bu bilgilendirme yapılmıştır.
Saygılarımla.
 
Av.Ümit Yavuz

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.