Gürsel Tekin: ‘Başarısızlık demek insafsızlık’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, seçim sonuçlarının kişisel beklentisinin altında çıktığını belirterek, “Sayın Başbakan da yerel seçimlerde yüzde 50’nin üstünde oy bekliyordu, yüzde 38’de kaldı. Demek ki herkes yanılabiliyor, biz de yanılmışız. Bunu bir özeleştiri olarak yapıyorum. Herkes yanılır, sonuçta insanız biz de” dedi.

GENEL seçimde yüzde 25.94 oranında oy alan CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, sonucun kişisel beklentisinin altında çıktığını belirterek, “Kişisel beklentim yüzde 30’un üstüne çıkmaktı. Sayın Başbakan da yerel seçimlerde yüzde 50’nin üstünde oy bekliyordu, yüzde 38’de kaldı. Demek ki herkes yanılabiliyor, biz de yanılmışız. Sonuçta insanız biz de” yorumunu yaptı. Tekin, seçim sonuçlarından rahatsız olduğu belirtilen eski Genel Başkan Deniz Baykal’a da, “Genel Başkan etrafında kenetlenilmeli” mesajı yolladı. Olağanüstü kurultay ve parti içi seçim tartışması iddialarıyla ilgili olarak ise “Örgütlerde, tabanda, seçmende olağanüstü kurultay talebi olduğunu zannetmiyorum. Bireysel bazı talepler dile getirilir, başka sorun olmaz” diyen Tekin, şunları söyledi:

Genel Başkan’a kenetlenelim

Herkesin hedefi CHP’nin daha iyi noktalarda olmasıysa Genel Başkan’ın etrafında kenetlenilecektir. Yeni parlamento süreci önemli bir dönem, bu dönemde CHP’nin daha aktif olması gerekiyor. Bu kenetlenme Deniz Bey’i kapsıyor; yani Deniz Bey de Kemal Bey’in etrafında kenetlenmeli. Kemal Bey’in genel başkanlığı tartışılmaz. Tabanda ve seçmende kabul görmüş bir isimdir.

2007 seçimi baz alınmalı

(Deniz Baykal’ın söylediği iddia edilen “Oyumuz 3.5 miyon arttı deniliyor ama biz zaten 2009’da 10 milyon oy almışız. İl Genel Meclis’i sonuçları ortada. Doğrusu yadırgadım, yakıştıramadım. Benim görevi bıraktığım dönemde güvenilir anket kuruluşları CHP’yi yüzde 28-29 gösteriyordu” sözleri üzerine) Deniz Bey’e atfen yapılan açıklamaların kendi açıklaması olduğunu düşünmüyorum. Kriter olarak seçimler baz alınacaksa, 2007 seçimleri baz alınmalı. Bir kamuoyu yoklaması baz alınarak bir başarı ya da başarısızlık ortaya konulabilir mi? Böyle bir mantık olabilir mi? Bence Deniz Bey’in inisiyatifi dışında konuşuluyor.

Sonuçta insanız biz de

Kişisel beklentim yüzde 30’un üstüne çıkmaktı. Sayın Başbakan da yerel seçimlerde yüzde 50’nin üstünde oy bekliyordu, yüzde 38’de kaldı. Demek ki herkes yanılabiliyor, biz de yanılmışız. Bunu bir özeleştiri olarak yapıyorum. Herkes yanılır sonuçta insanız biz de. Ama bir insandan da kamuoyu yoklamalarını kabullenmesini beklemeyin. O zaman demezler mi ‘Seçim yapmayın, kamuoyu yoklamaları karar vermiş’ diye. Böyle bir şey olabilir, kabul edilebilir mi?

Yönetim değişebilir

Her siyasi parti seçimden sonra muhasebesini yapacaktır. Biz de MYK’yı toplayacağız. 81 ille ilgili çalışmalar yapılıyor. Eksiklerimizi, yanlışlarımızı belirleyeceğiz. Bu doğrultuda da değişiklik, yenilik olacaktır elbette, gerekirse Genel Merkez yönetimde de. Genel merkezdeki değişimle ilgili takdir genel başkanın.

Yapması gerekeni yaptı

Kemal Bey, bir genel başkanın yapması gereken ne varsa yaptı. Türkiye’nin beklentilerine cevap verilebilecek önemli projelerle ortaya çıkıldı. Ancak kısa bir sürede projeleri anlatmak kolay değil, hele seçim arifesinde, herkesin bir şeyler söylediği bir ortamda projeleri net anlatmak çok zordur. Bundan sonra Ankara merkezli değil, Anadolu eksenli çalışacağız, kasaba kasaba dolaşıp projelerimizi anlatacağız

Liderin hiçbir eksiği yok: CHP’de ilk kez parti genel başkanı görülmemiş enerji ile 81 ili dolaştı. Her şeyi projelendirdi. Toplumun tüm kesimleriyle bağları kopuk bir CHP vardı. Bunu düzeltmeye çalıştı. ‘Şunu da eksik yaptı’ denecek hiçbir şey yok. CHP lideri yapması gereken her şeyi yaptı. Oylarımızı da Meclis grup sayımızı da arttırdı. Sonuna kadar arkasındayız.

İnsafsız eleştiriler: Bizi eleştirenler 2007 yılında DSP ile işbirliğine rağmen yüzde 21 almalarını başarı gibi savunurken yüzde 26 oy ciddi bir gayretin sonucudur. Buna başarısızlık demek insafsızlıktır. Topu topu dört aylık yönetimiz. Patates ekerken bile 5 ay beklenir!

Beklentim elbette yüksekti: Bana diyorlar ki ‘Niye öyle yüksek beklenti açıkladın?’ İktidarı hedeflemişim, elbette açıklayacağım. ‘Biz iktidar olmayacağız, muhalefet kalacağız’ mı demeliydim? 62 il dolaştım ve halka yeni CHP’yi anlattım, tabii ki iddiam olacaktı. İstanbul, İzmir, Antalya ve Ankara’dan daha yüksek oy bekliyordum.

Örgütler arkamızda: Örgütümüz eksikleri olsa da büyük gayret gösterdi. Teşkilat tamamen genel merkezin arkasındadır. 81 il başkanı tek tek arayarak söyledi. Hiçbirini ben aramadım, hepsi bizi aradı.

Kılıçdaroğlu istemeden kurultay toplanmaz: Muhalefetin imza toplama gayretinden hiçbir sonuç çıkmaz. CHP’de genel başkanımız onaylamadan kurultay toplanamaz. Genel başkan istemediği sürece hiçbir şey olamaz. Kurultaya normal takvim ile gideceğiz. Yani şubat ya da martta büyük kurultay olur.

CHP demokratikleşecek: Aynı zamanda o, tüzük kurultayı da olacak. Önseçimi zorunlu hale getirecek, partiyi demokratikleştireceğiz. Bir de yeni tüzükle başarısız örgütlerin de otomatik olarak görevden düşmesi ilkesi getirilecek.

Projeleri anlatamadık: ‘Keşke’ dediğimiz şeyler yok mu, elbette var. Projeleri bu kısa süre içinde halka tam anlamıyla anlatamadık. Yoksa kimse bizim projelerimize ‘uygulanamaz’ demedi. Ne bedelli askerlik ne de aile sigortası. Bundan sonra projelerimizi anlatacağız.

Demirel iddiaları hayal ürünü: Merkez sağdan birkaç arkadaşımız olabilir ama onlar da kendi tabanlarında ve çok çaba harcadı. ‘Demirel grubu kuracaklar’ sözleri hayal ürünü.

Tüm kararlar MYK’den geçti: Partide ideolojik bir eksen kayması iddialarını yönetimin dışındaki isimler çıkarıyor. Genel başkanın ve diğer arkadaşlarımızın açıkladığı her konu MYK’de uzun uzun tartışıldıktan sonra açıklandı.

MYK değişikliği liderin takdiri: Genel başkanımız MYK’de değişiklik isterse kendi takdiridir. Onun kararına da sonuna kadar saygı duyar, arkasında oluruz.

Toplum ekonomik gidişattan memnun: AKP’nin kazanmasının temel sebebi halkın ekonomik gidişattan memnun olmasıdır. Devlet ve belediye olanaklarını, medya baskısını da koyunca bu sonuç çıktı. Seçmenlerimizin yüzde 2-3’ü de ‘barajı aşabilsin’ diye MHP’ye oy verdi