'Oğlumun beşiğini bile kırdılar'

'Oğlumun beşiğini bile kırdılar'
CHP Çayırova ilçe örgütü tarafından düzenlenen ‘Bir Türkiye Gerçeği 12 Eylül’ paneli Çayırova Belediyesi Kültür Merkezi’nde yoğun bir katılımla gerçekleşti.


Dr. Gürbüz Çapan, ‘Bir Türkiye Gerçeği 12 Eylül’ panelinde yaşadıklarını anlattı.


CHP Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan, İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi ve Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan’ın konuşmacı olarak katıldığı panelde 12 Eylül’de yaşananlar ve bugüne yansımaları masaya yatırıldı.

12 Eylül’de sorguda 3 arkadaşını, açlık grevinde de 1 arkadaşını kaybettiğini söyleyen Gürbüz Çapan, çok zor bir süreçten geçtiklerini, toplumun korkuyla teslim alınmaya çalışıldığını vurguladı. O dönem örgütsüz olarak, yalnız başına korkmamayı öğrendiğini anlatan Çapan şunları söyledi
 “30 yıllık mücadelemde gördüm ki, korkutanların hepsi korkaklardır. Katillerin hepsi korkaktır. Katil öldürürken biraz da kendini, ruhunu öldürür. Gördünüz işte, faşist Kenan Evren korkusundan mahkemeye gidemiyor. Ben o dönem körpecik çocukları anadan üryan gördüm. Cezaevinde Kürtçe konuşmak yasaktı ve Diyarbakır’da etraftan öğrendiği birkaç Türkçe kelimeyle oğlunun görüşüne gelen, görüşün sonuna kadar “Nasılsın” diye farklı tonlarda feryat eden Liceli, Bismilli analar gördüm. O faşistlerin ektiği tohumlar bugün dağlarda PKK isyanı diye geri dönüyor. Evlerimizi ararlarken televizyonları kırdıklarını biliyorum. Tabanca bulabilmek umuduyla benim 3 aylık oğlumun beşiğini parçaladılar.”
 
Kılıçdaroğlu’na destek verin
 
Dr. Çapan, 12 Eylül’de Amerika’nın sıcak denizlere açılma hattında Türkiye’nin cuntaya, İran’ın mollaya, Afganistan’ın da iç savaşa teslim edildiğini savundu.
 
1990 senesinde Özal’ın faşistleri cezaevinden saldığını belirten Dr. Çapan “1991’de biz itiraz edince solcuları da bıraktılar. Ama Kürtleri hiç bırakmadılar, Kürtlere af çıkmadı. Sonra Kürtler isyan etmesin istiyorsunuz. Düşünün, son 30 yılda 3 kez af çıkmış ama Kürtler yararlanamamışlar. Onlar bu ülkenin yurttaşı değil mi Birbirimize yurttaş, arkadaş muamelesi yapacağız. Bunları söyleyince benim için ‘Kürt’ ya da ‘Kürtçü’ diyorlar. Ben Kafkasya muhaciri bir ailenin çocuğuyum, Sünni’yim, Türk’üm… Ama mahalleye çıkın, benim için Alevi de derler, Kürt de derler, çingene de, Ermeni de derler. Aslında biraz hepsindenim. Kim eziliyorsa, kim kötü muamele görmüşse ondan yanayım. Hepiniz öylesiniz, CHP’lilerin hepsi ezilenin yanındadır” diye konuştu.
 
Dr. Gürbüz Çapan “Şeyhi uçuran müridi” derler, parti liderini uçuran da üyeleridir. Namus erbabı, düzgün, terbiyeli bir adam olan Kemal Kılıçdaroğlu’na ve ekibine destek vermenizi, gönül vermenizi, inanmanızı istiyorum” dedi.

Süleyman Çelebi siyasi operasyonların, tutuklamaların, sosyal hak gasplarının, emek hareketine yönelik saldırıların tam ortasında bir 12 Eylül’ü daha geçirildiğini, 12 Eylül’ün siyasal, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla tüm ülkeye büyük bedeller ödettiğini vurguladı.
 
Mehmet Hilal Kaplan ise 12 Eylül döneminde üniversite öğrencisiyken polis ve jandarmadan korktuğunu, yıllar geçmesine rağmen bugün bile bir trafik polisi ve jandarma yolunu çevirince tedirgin olduğunu anlattı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.