'Rahatsızlık duyuyorum'

'Rahatsızlık duyuyorum'
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ''Türkiye'nin, hiçbir basın mensubunun, hiçbir yazarın-çizerin hakkında soruşturma açılmadığı ve tutuklanmadığı, davalara muhatap olmadığı bir ülke olmasını arzu ederim. Ama Türkiye'de yasalar var, yasaları uygulamakla görev

TBMM Başkanı Şahin'den tutuklanmalara yönelik açıklama...

       
Şahin, TBMM Bowling Kupası'nın düzenlendiği Bilkent Center'a gelişinde ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tutuklanmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, şöyle konuştu:
        
''Doğrusu ülkemde cezaevlerinin bomboş olmasını arzu ederim. Cezaevlerinde hiçbir tutuklu ve hükümlü olmasın arzu ederim. Özellikle hiçbir basın mensubunun, hiçbir yazarın, çizerin hakkında soruşturma açılmadığı ve tutuklanmadığı, davalara muhatap olmadığı bir ülke olmasını arzu ederim. Ama Türkiye'de yasalar var, yasaları uygulamakla görevli merciler var. Bunlar görevlerini yapıyor. Yapmak durumundalar. Ben de TBMM Başkanı olarak tartışmaları takip ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın açıklamalarını ben de okudum. Ülkemizin AB ile müzakere sürecinde olduğu bir dönemde gazetecilerin tutuklanması sebebiyle tartışılmasından rahatsızlık duyuyorum.'        

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, gazeteciler Nedim Şener ile Ahmet Şık'ın ''Ergenekon''  soruşturması kapsamında tutuklanmasıyla ilgili olarak gazetecilere, ''Hakimleri, savcıları değerlendirin, bir noktada eleştirin. Bütün bunları yaparken kendi meslektaşlarımızı da değerlendirelim'' çağrısında bulundu.
        
Şahin, Bocce Bowling ve Dart Federasyonu tarafından düzenlenen TBMM Bowling Kupası turnuvasına katılmak üzere geldiği Bilkent Center'da gazetecilerin, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gazeteciler Şener ve Şık'ın tutuklanmasına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, gelişmelerin Türkiye için ve dışında tartışıldığını belirtti.
        
''Kabahat kimdedir?'' diye soran Şahin, şöyle devam etti:
        
''Yasalarımızda mı? Yasalarımızda ise Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemeleri Kanunu ve diğer mevzuatı yeni değiştirdik. Yeni derken birkaç yıl önce yürürlüğe girdi ve AB, bu yasal düzenlemeler sebebiyle Türkiye'ye müzakere tarihi verdi. Peki kabahat bu yasaları uygulayan hakim ve savcılarımızda mı, onların acemiliklerinde ya da ön yargılarında mı? En kıdemlisinin 20 yıllık hakim ve savcı olduğunu bildiğimiz özel yetkili mahkemelerde görev yapan hakim ve savcılarımız işlerini bilmiyorlar mı acaba? Acaba onlar gazetecilere hasım mıdırlar? Ben bunu da düşünemiyorum. Onlar, hakim ve savcılık mesleğinde son derece tecrübeli arkadaşlardır. Kimseye kin tutmazlar, kimseyi hasım olarak da görmezler.''
        
Necip Fazıl Kısakürek'in şair, gazeteci ve yazar olduğunu, cezaevlerinde çok kaldığını hatırlatan Şahin, Kısakürek'in ''Bir Adam Yaratmak'' adlı eserinde kahramanlardan birinin diğerine ''Hırsız ciğerini söküp almaya gelmişse ciğerine soracaksın ne suç işledin diye'' dediğini ifade etti. Gazetecilere ''Hakimleri, savcıları değerlendirin, onları bir noktada eleştirin. Bütün bunları yaparken kendi meslektaşlarımızı da değerlendirelim'' diye seslenen Şahin, gazetecilerin hangi iddialarla ilgili tutuklandığını, haklarında hazırlanan iddianamenin kabul edilmesiyle gizliliğin kalkmasından sonra öğrenilebileceğinin altını çizdi.
        
Şahin, ''Ben bu arkadaşlarımızın suçlu olduklarını iddia etmiyorum, edemem. Çünkü hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı olana kadar herkes masumdur. Ama hangi gerekçelerle bu arkadaşlarımızın suçlandığını, tutuklandığını bilmiyoruz. Şu anda mevcut hallerini değerlendirerek birtakım yorumlar yapıyoruz. Biraz sabredelim, iddianame hazırlansın, ilgili mahkemeye dava açıldıktan sonra deliller ortaya çıkacak. Ondan sonra sağlıklı bir değerlendirme yapma imkanına sahip olacağız'' diye konuştu.
        
Şahin, gelişmelerle ilgili olarak, yurt dışına yansıyan izlenimlerden kendisinin de rahatsız olduğunu belirtti.
        
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında ''gazetecilerin gözaltına alınmasıyla ilgili'' ulusal bir gazetede yer alan ''Kamu vicdanında kabul görmeyen bazı gelişmeler oluyor. Bu hal, Türkiye'nin geldiği ve herkes tarafından takdir edilen görüntüsünü gölgelemektedir. Bundan kaygı duyuyorum'' şeklindeki açıklamalarına ilişkin Şahin, ''Sayın Cumhurbaşkanımız da sanıyorum bu kaygılar nedeniyle bu ifadeleri kullanmış olmalıdır'' dedi.
        
Türkiye'yi meşgul eden davalar nedeniyle askerlerin ve bazı kişilerin tutuklanmasından memnuniyet duymadığını vurgulayan Şahin, ''Bunlar keşke olmasa ama yasalar olması gerektiği sonucunu doğurduğu için bunların olması gerektiğini kabul edelim. İnşallah Türkiye bunları atlatır. Hiç kimsenin haksız yere itham
edilmediği, suçlanmadığı, cezaevlerinin boş olduğu bir Türkiye'ye kavuşuruz''  diye koşutu.
        
-BALBAY'IN MİLLETVEKİLLİĞİ ADAYLIĞI-
        
Mehmet Ali Şahin, bir gazetecinin ''CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, cezaevinde bulunan Mustafa Balbay'ı milletvekili adayı göstermeye yeşil ışık yaktı'' sözleri üzerine, konunun tamamen CHP'nin takdirinde olduğunu kaydetti.
        
Balbay'ın tutuklu olduğuna ve hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunmadığına işaret eden Şahin, ''Dolayısıyla aday olmasında bana göre yasal olarak bir engel yoktur. CHP'nin ya da bir başka partinin kimi aday göstereceği tamamen yetkili organlarının işidir'' dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.