Sarıgül'ün İstanbul yorumu

Sarıgül'e CHP'nin İstanbul adayı soruldu, o da ilk sinyali verdi...

 Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, 'İktidar olmanın yolu İstanbul'dan geçiyor. İstanbul'da iktidar olan Türkiye'de de iktidar olur. Bu değerlendirme CHP'ye aittir. İktidar odaklı düşünmek lazım. Ben iktidar odaklı düşünen bir insanım. Başarısız olduğum yerde bir dakika bile durmam' dedi.

İşte Sarıgül'ün Taraf gazetesinde yer alan o açıklamaları...

BENİM ADAY OLMAM ÖNEMLİ DEĞİL

CHP'nin İstanbul İl Kongresi'nin ardından sizinle ilgili dedikodular çıktı. Size yakın iki ismin üst kurul delegesi seçildiği, bu durumun sizin Büyükşehir Belediyesi başkan adaylığınız açısından bir yeşil ışık olduğu yazıldı. Büyükşehir'e aday mısınız?

Benim aday olmam önemli değil. Kazanacak aday olmak önemli. Kazanmak lazım. Ben şu anda CHP üyesi değilim. Bu açıdan CHP'nin içindeki olaylarla ilgili yorum yapmam çok doğru olmaz. Ama ben sosyal demokratım. Sosyal demokrasinin evrensel ilkelerine inanıyorum. İktidar olmanın yolu İstanbul'dan geçiyor. İstanbul'da iktidar olan Türkiye'de de iktidar olur. Bu değerlendirme CHP'ye aittir. İktidar odaklı düşünmek lazım. Ben iktidar odaklı düşünen bir insanım. Başarısız olduğum yerde bir dakika bile durmam. Ben yıllardır Şişli'de belediye başkanıyım ama hiçbir zaman koltuğumun mücadelesini vermedim. Demokrasi mücadelesi verdim.

DENİZ BAYKAL GİTSİN DEMOKRASİ GELSİN DEDİM, 120 AY BUNUN MÜCADELESİNİ VERDİM

Böyle bir öneri gelirse yaklaşımınız ne olur?

Buna ben karar veremem. Türkiye Değişim Hareketi'ne gönül veren yurttaşlarımız karar verir. Siyaset tek kişilik bir oyun değil. Biz meydanlara çıktığımızda peşimizde binlerce insan vardı. Onlar olmadan karar vermem. Şunun da altını çizmek istiyorum. Önemli olan aday olmak değil, kazanmak. Kim kazanacaksa ona destek vermek lazım. Ben Deniz Baykal döneminde bunun mücadelesini verdim. Deniz Baykal gitsin demokrasi gelsin dedim. Sekiz seçime girdi hepsinde başarısız oldu. Baykal gitsin kazanacak biri gelsin dedim ve 120 ay bunun mücadelesini verdim. Ama o dönemde bir değişim oldu. Baykal gitti, Kılıçdaroğlu geldi. Kılıçdaroğlu rüzgarının önünü açalım dedim. Bugün olsa yine aynı şeyi yapardım. Kim kazanacaksa ona destek vermek lazım. Dar düşünmemek lazım. Siyaset eleştiriye açık olmalı.

BANA DAVET GELMEDİ, TEŞEKKÜR DAHİ EDİLMEDİ

Kılıçdaroğlu'na destek verdiniz ama partiye katılmadınız?

Öyle bir davet gelmedi. Bana bir teşekkür dahi edilmedi. Zaten ben bunu teşekkür için de yapmadım. Düşüncelerimin bir gereği olarak yaptım. Ben gücümü koltuğumdan almam, kendimden ve çalışma arkadaşlarımdan alırım. Bir teşekkür bile etmediler ama canları sağ olsun.

CHP'nin İstanbul il kongresinde yerel seçim çalışmalarının startı verildi. Siz nasıl bir hazırlık yapıyorsunuz?

Kararlı, verimli ve uyumlu bir çalışma içinde olacağız ama başımızı da dik tutacağız. Sosyal demokrasinin artık "ben" mücadelesinden çıkıp "biz" mücadelesine geçmesi lazım. Bütün bunlardan önce siyasi parti başkanlarının bir araya gelip seçim sistemini değiştirmesi lazım. Bu sistemi koruyamazsın. Barajın mutlaka inmesi lazım. Düşüncenin önüne baraj konulur mu? Bütün inançların parlamentoda temsil edilmesi gerekiyor. Bunu sağ partilerden bekleyemezsiniz. Bunu sosyal demokrat partilerin yapması lazım. Bizim öncelikli çalışmamız bu olmalı. Bunu başarabilirsek Türkiye'ye demokrasiyi getirebiliriz.

CHP'nin yeni oluşan yapısıyla yerel seçimleri taşıyabileceğini düşünüyor musunuz?

Belediye başkan adayları çok önemli. Adayların halk tarafından belirlenmesi, kazanma şansı olan adaylar üzerinde uzlaşmaya varılması gerekiyor. Büyük bir demokratik uzlaşma sağlanırsa başarı gelebilir. Genelde sizin düşüncenizde olmayan ama yerelde destek alabilecek adaylar üzerinde durulmalı.