Tekin: İstanbul’da yepyeni bir dönem başlatacağız

CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi aday adayları arasında öne çıkan isimlerden İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin Yerel seçimler için ekibi ile birlikte özel çalışma yürütüyor. Yurt gazetesine konuşan Tekin İstanbul’la ilgili altyapı, kentsel dönüşüm, ulaşım, yeşil alan, deprem ve turizm gibi alanlarda detaylı bir şekilde çalıştıklarını söyleyerek " İstanbul'u yeniden insanların mutluluk ve huzur içinde yaşadığı bir şehir yapacağız" dedi.

Bu seçimlerin ikamesi yok. CHP çıtayı çok yükseğe koyup, tarihi bir başarı elde etmek zorunda. Üç büyük şehrin üçünü de kazanma şansımız var. Önümüzde önemli zorluklar da var. Seçmenlerimizin kalbini, diğer partilere oy veren seçmenlerin de takdirini kazanmamız gerekiyor. Ben İstanbul’un her mahallesini geziyorum. Sokak sokak İstanbul’un nabzını tutuyorum. Halkta çok büyük bir tepki ve değişim isteği olduğu açıkça gözüküyor. İnanıyorum ki halkın bize gösterdiği teveccüh ile İstanbul’da yepyeni bir dönem başlatacağız.

Benim hikayem belli. 4 yıl önce bütün makam ve mevkiyi terk ettim. Kendimi İstanbul’ a adadım. Zorlu bir yolculuk yaptım. Doktora yapar gibi çalıştım. Konunun uzmanı neredeyse ayağına gittim. Akademide şehir yönetimi açısından uzmanlarla, bürokraside yıllarını yerel yönetimlere vermiş tertemiz bürokratlar ile görüştüm. Barcelona ise Barcelona, Viyana ise Viyana, Berlin ise Berlin. En iyi örnekler neredeyse tek tek büyük bir hassasiyetle inceledik. Bir şehir nasıl yönetilir, İstanbul’un sorunları nedir A’dan Z’ye çıkardık. Çok çarpıcı bir manzara ile karşı karşıya kaldık. Dünyanın en iyi üniversitelerde eğitim veren uzmanlarla, tertemiz bürokratlarla, genç ve yenilikçi dinamik arkadaşlarla İstanbul’u kurtarmak için yola çıktık. İstanbul büyük bir felaketle karşı karşıya. Ekolojik sınırlara dayandı. İstanbul’un ciğerleri söndü, dereleri kurudu, toprakları zehirlendi. Bütün varlığı beton lobisine teslim edildi. Bu böyle devam ederse 2,5 yıl sonra insanlar ölülerini gömecek toprak bulamayacak. Manzara bu kadar karanlık. İstanbul komada. Hayata döndüreceğiz. Bizim mücadelemiz, davamız, iddiamız budur.

İstanbul gibi bir şehir dünyanın en yaşanabilir 10 şehrinden biri değilse bu yönetimin ayıbıdır. Bakın 1500 yılında Roma’nın nüfusu 55 bin, Londra nüfusu 100 bin, Paris nüfusu 280 bin, İstanbul’un nüfusu 600 bin. Burası böyle bir şehir. Dünyanın göz bebeği. İmparatorluklar başkenti. Bu şehir 21’inci yüzyılda bu noktaya geldiyse şapkamızı önümüze alıp düşüneceğiz. 1500 yılında 600 bin insanın huzur ve güven içinde yaşadığı İstanbul’da 2018 yılında niye huzur ve güven yok. Tek bir açıklaması var. Yönetim. İstanbul İstanbullular için değil rant için yönetiliyor. İstanbul’a ihanet ediliyor. İstanbul’un kaynakları, imkanları beton lobisine akıtılıyor. Bunu değiştireceğiz. İstanbul yeniden insanların mutluluk ve huzur içinde yaşadığı bir şehir olacak.

Çağdaş yönetimin ilkeleri belli. Şeffaflık. Katılımcılık. Çoğulculuk. İstanbul’da bugün bunların hiçbiri yok. İstanbul’u İstanbulluların adını bile bilmediği bir zat yönetiyor. İstanbul beton lobisine teslim edilmiş durumda. Bu lobi de İstanbul’un iliğini, kemiğini kurutuyor. Üsküdar’da garibanın evine el koymak için Camiisini bunlar yıkıyor. Başakşehir’de depremzedelerin evine el koymak için operasyon düzenliyor. Zeytinburnu’da şehrin tarihi siluetine hançer sokuyor, 16:9 kulelerini dikiyor. Bugünkü yönetim bu lobiye diş geçiremiyor. Teslim olmuş durumdalar. Rant, para, rüşvet, yolsuzluk şehri baştan aşağı çürütmüş. Değiştireceğiz. Yeni bir yönetim, yeni bir anlayış, yepyeni bir felsefe ile şehri yöneteceğiz. Bu şehrin bütün imkanları, bütün kaynakları rant çeteleri için değil halk için kullanılacak. Rantiye değil halk kazanacak. Kapalı kapıları ardına kadar halka açacağız. Çoğulcu olacağız, kimseyi ayırmayacağız. Rozetlere değil ehliyete bakacağız işi ehline vereceğiz. Katılımcı olacağız. Halkın görüşleriyle, düşünceleriyle, talepleriyle kararlarımızı şekillendireceğiz. Hedefimiz beton lobisinin cüzdanını doldurmak değil şehirdeki mutluluğu arttırmak. Bunu yaptıktan sonra göreceksiniz İstanbul birden şahlanacak. Doğası yeniden canlanacak, sanat ve kültür alanında büyük bir atılım yaşanacak, tarihi eserleri ihya edeceğiz. Turizm’de 16 milyar dolar yıllık gelir elde edeceğiz. Bizimle İstanbul kazanacak.

İstanbul'da afet toplanma alanı olarak belirlenen 493 bölgeden 416'sında AVM, rezidans ve gökdelen inşa edildi. Yarın bir deprem olsa vatandaşın toplanacak alanı yok. Çok acı raporlar var. Binlerce insan hayatını kaybedecek. İstanbullulara sesleniyorum. Sizin canınızı beton lobisine teslim ettiler. Beton lobisi kazansın gerekirse yüzbinler ölsün dediler. Hangi partiden olursa olsun herkes buna karşı ayağa kalkmak zorunda. Başka bir İstanbul yok. İstanbulluların canı da bedava değil. Bunun hesabını sormak zorundayız. Göreve geldikten sonra acil eylem planı ile İstanbul’da depreme karşı gereken tedbirleri hızla almaya başlayacağız. Böyle bir felaket yaşanırsa inşallah hazır olacağız.

Dünyadaki örnekleri tek tek inceledik. Şehir içerisinde ulaşım zulüm olmak zorunda değil. Toplu taşımacılık nitelikli ve konforlu olabilir. Bunu yapacağız. Altyapı alanında atılması gereken çok adım var. Akıllı şehircilik uygulamaları ile bu alanda da bütüncül bir dönüşüm başlatacağız. İstanbulluların yüzü gülecek. Bunu göreceğiz.

İstanbul’a ihanet edildi. Bunu da bütün İstanbullular biliyor. İstanbul yağmalandı. İstanbul öldürücü darbeler aldı. Ne orman kaldı, ne temiz toprak kaldı. Dereler çimentoya gömüldü, denizimiz zehirlendi, topraklarımız betondan mezarlara gömüldü. Dünyanın en güzel şehrinin kanını vampir gibi emdiler. Şimdi sokakta insanlar mutsuzsa, aileleriyle vakit geçirecekleri bir parça yeşillik kalmamışsa, işte bunun nedeni bu büyük yağmadır. Beton lobisine teslim olmuş olanlar bu işi çözemez. Biz çözeceğiz. İstanbul yeniden nefes alacak.

Bu seçim hiçbir seçime benzemiyor. Göreceksiniz İstanbul’da yeni bir dönem başlayacak. Bu sefer beton lobisi yenilecek, İstanbul kazanacak.