'Yeşil alanların akıbetine halk karar versin'

Verilen kanun teklifinin gerekçesinde “Son yıllarda imar plan tadilatları adı altında birtakım çıkarlar nedeniyle artan bir şekilde yeşil alanların tahrip ve yok edildiği ve ağaçlardan arındırılan bölgelerin ise çeşitli ticari kuruluşlara satılarak adeta bir rant ekonomisinin işletilmeye çalışıldığı görülmektedir.

Haziran 2013’te gelişen Gezi Direnişi’yle doğanın yok edilmesine ve yeşil alanların plan tadilatlarıyla ranta açılmasına verilen kitlesel tepkiye rağmen, son 2 yılda yaşanan gelişmeler hala gereken önlemlerin alınmadığının bir ispatı niteliğindedir.

İstanbul'da yapılan üçüncü havalimanı, üçüncü Köprü ve çevre yolları inşaatları nedeniyle kesilen 2 milyondan fazla ağaç, HES ve santrallerle yapılan doğa katliamları, ODTÜ’de yol yapımı gerekçesiyle kesilen yüzlerce ağaç ve 2-B arazilerinin kontrolsüzce devredilmesi gibi konular son yıllarda yapılan doğa katliamına verilebilecek örneklerden sadece birkaçıdır.” diyen milletvekilleri Şeker ve Erdem 03.05.1985 tarih ve 3194 sayılı İmar Kanunu’nda değişiklik öngeren tekliflerini meclise sundular.

Milletvekilleri, değişiklik önerisiyle tasdikli imar planlarında yeşil alan (aktif yeşil alan, pasif yeşil alan, park, oyun alanı, rekreasyon alanı, toplanma alanı, çocuk oyun alanı, suni göletler, göletler, spor tesis alanları, deprem toplanma alanları, meralar, doğal sit alanları, milli parklar v.b.) olarak geçen alanlarla ilgili herhangi bir plan değişikliği, plan tadilatı, kullanım konusu değişikliği veya satış yapılması konusunda son kararın bölge halkı tarafından verilmesi ve bu alanların yok edilmesinin önlenmesini hedeflediklerini belirttiler.

Ülkenin her tarafından yeşil alanların “gasp” edilmesiyle ilgili haberlerin geldiğini, en son Bolu’da 51 hektarlık orman alanının imara açılmak istendiğini belirten İstanbul Milletvekili Ali Şeker, “Bu sürdürülemez bir politika. Yaşamı yok etmeyi hedefliyor. Hopa’da yaşananları gördük. İklim değişikliği, önlem alınmazsa, ki bu konuda maalesef çok geç kaldık, daha büyük felaketleri yaşatacak. Verdiğimiz kanun teklifi imar planlarında tasdikli yeşil alanların imara açılmasını engelleyen bir değişiklik. Ya da en azından buna orada yaşayan halkın karar vermesini sağlayan bir düzenleme” dedi.

Kanun teklifine göre bir yeşil alan imara açılmak isteniyorsa belediye meclisinde oybirliği şartı aranacak. Oy birliği ile karar alınamıyorsa referanduma gidilecek. Karar belediye meclisinde oybirliği ile alınsa dahi bölgede yaşayan vatandaşlar planın iptali veya yürütmesinin durdurulması için mahkemeye başvurursa, bu durum referandum sürecini doğrudan başlatacak. Referandum ise, plan değişikliği isteyen kurum ölçeğinde (belde belediyesi ise belde halkıyla, ilçe belediyesiyle ilçe halkıyla, il belediyesi ve büyükşehir belediyesiyse il ve büyükşehir halkıyla) yapılacak.