Haberdar Gazetesi Silivri Karakaş; “Hizmet etmeyi beceremediniz”

Karakaş; “Hizmet etmeyi beceremediniz”

Silivri Belediyesi Nisan ayı 2. Oturumunda, Silivri Belediyesi’nin 2010 yılı faaliyet raporunun görüşülmesinde Başkan Işıklar ve AK Parti Meclis Üyesi Metin Karakaş’ın tartışmaları meclise damgasını vurdu.

Karakaş; “Hizmet etmeyi beceremediniz”

Silivri Belediyesi Nisan ayı 2. Oturumunda, Silivri Belediyesi’nin 2010 yılı faaliyet raporunun görüşülmesinde Başkan Işıklar ve AK Parti Meclis Üyesi Metin Karakaş’ın tartışmaları meclise damgasını vurdu. 2010 yılı faaliyet raporuyla ilgili Başkan Işıklar özet bilgiler verdi ve yerini Başkan vekili Suna Göçengil’e bıraktı. Başkan Işıklar’ın faaliyet raporuyla ilgili özet bilgi vermesinin ardından söz alan AK Parti Meclis Üyesi Metin Karakaş, “ Faaliyet raporu kitabı kalın, kağıdı kaliteli ama içi boş” dedi. AK Parti Gurubu Faaliyet Raporuna red oyu kullandı. AK Parti Meclis Üyesi Metin Karkaş’ın eleştirilerine Başkan Işıklar’da kürsüye çıkarak, “ Siz hizmet etinizde bu halk niye sizi seçmedi” cevabını verdi.

 

“Kitap Kaliteli ama içi boş”

Faaliyet raporuna ilişkin meclis toplantısında değerlendirmede bulunan AK Parti Meclis Üyesi Metin Karakaş;” Belediyenin bastırdığı faaliyet raporu kitabı oldukça kalın ve kağıdı  kaliteli ama içi boş. Bu kitapta sadece duygusallık var. Ayrıca kitapta bazı yanlışlıklar var” dedi.  

 

“Yıldırım bu kitapta neden yok?”

Abdullah Yıldırım’ın bir buçuk yıl Belediye Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığını hatırlatan Karakaş;“ Bu belediyede bir başkan yardımcısı vardı. Abdullah Yıldırım görevinden ayrıldı. Fakat bu belediyede hizmeti olmadı mı? Neden bu kitapta yok? Yok sayılmış kendisi. Özel kalem müdürünüzü de burada göremiyorum”

 

“80 Blackberry’nin aylık masrafı 20 Bin TL”

 

80 kişinin Bleckberry marka cep telefonu kullandığını ve belediyeye ayda 20 Bin TL’ye maal olduğunu söyleyen Karakaş; “ Belediyenin borcu iki katına katlanmışken bu telefonları kullanmak, bazı personele dağıtmak ne derece doğrudur. 80 kişinin kullandığı Bleckberry cep telefonunun aylık  maliyeti 20 Bin TL. bu bir israftır. Bunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum” dedi.

“Biz bir gecede bir ton asfalt döktüğümüz günleri biliriz”

Silivri Belediyesinin asfaltlama çalışmalarında değinen Karakaş;  “Beş ton asfalt döktük diyorlar. Bakın biz bir gecede bir ton asfalt döktüğümüz günleri biliriz. Gümüşyaka asfalta doydu şeklinde basın bültenleri geçiliyor. Gümüşyaka’da asfalta dökülen tek yer kapalı Pazar yeri. Asfalt’a aç sokaklar var. Bu kitapta da bol fotoğraftan başka bir şey yok. İnanın bunca sürede bu kadar asfalt dökmek büyük iş değil” dedi.

 

“Lostra Salonuyla halkı kandırıyorlar”

Ayakkabı boyacıları için  Silivri Belediyesi tarafından yapılan lostra salonunu eleştiren Karakaş; “Vatandaş soruyor. Çarşı içerisindeki bu şey ne işe yarıyor diye. Hatta mizah konusu oldu bu çarşıda. Rivayetler bile çıktı ortaya. Kimi diyor kuyumcu olacak, kimi diyor ayakkabıcı. Buranın ayakkabı boyacıları için yapıldığı söylendi ama orda da boyacı filan yok. Aynısı birde kaymakamlığın bulunduğu yere yapılacakmış. Birde  Lostra salonu yaptık diye övünüyorsunuz.  Lostra salonuyla halkı kandırıyorlar” dedi.

 

“10 Trilyon para nerde?”  

 

Arazi Satışlarına değinen Karakaş; “ Arazi satışlarından yaklaşık 10 Trilyon para toplandı. Silivri Belediyesinin borcu vardı. Bu parayı borçlara kullanacağız denildi.  Ancak Silivri Belediyesinin nasıl israfa sürüklendiğini birazdan açıklayacağım” dedi.

 

“Organik Pazar organik oldu”

Silivri Belediyesi bir organik Pazar yeri kuruldu.Ancak organik Pazar yok. organik oldu. Nerde? Bir sokağın kenarında bizim köylü pazarı dediğimiz, kendilerinin organik Pazar dediği yer bir anda yok oldu. neden yok oldu. çünkü oradaki projenin uzun vadeli kalabilmesi için yeri yanlış. Gidin başka ilçelere oralarda 12 ay boyunca organik Pazar vardır.  

 

“Alt geçit eski Kınalı nostaljisi oldu”  

Belediye başkanı seçim süreci boyunca konutlar bölgesinde alt geçidi toparlayacağını ve orayı düzene sokacak projeleri anlattı durdu. Bende bir mimar olarak heyecanlandım. Neler yapacağını merak ettim. Ama yapıla yapıla eski Kınalı’nın nostaljisi yapıldı.

 

“Silivri Tümen Komutanlığı’na hoş geldiniz”  

Silivri’nin girişine yapılan anıt’ı da eleştiren Karakaş; “Silivri’nin girişine yaptırdığımız şelaleyi eleştirmişlerdi zamanında. Bu konuda Savcılığa hakkımızda suç duyurusunda da bulundunuz. Bununla ilgili hala gidip zaman zaman ifade veriyoruz. Şimdi Silivri’nin girişinde boynuzlar var iki tane. Yapan mimara bir mimar olarak saygım var. Ama hatırlatmak isterim. İlk defa görenler Silivri’de cezaevi olduğu için “Silivri Tümen Komutanlığına hoş geldiniz” şeklinde yorumlar yapıyor. Gönül ister ki Silivri’ye yapılacak bir bulvardan girilsin. Silivri’nin geleceği böyle inşa edilmez. Bizim yaptığımız şelale ile ilgili de bir sıkıntı var. Nedense sadece yağmurlu günlerde şelale çalışıyor. Tasarruf mu yapılıyor anlamadık.

 

“Önce Silivri halkının hakkı korunacak”

Gümüşyaka’da yapılan kapalı Pazar yerinde sorunların hala devam ettiğini ve pazarcı esnafının mağdur olduğunu söyleyen Karakaş; “Siz ister çete diyin, ister mafya diyin. Gümüşyaka Pazarında hala sorun var. Ben pazarcı esnafının buradan Sultanbeyliğine tezgâh açmaya gittiğine şahidim. Hepinizde gördünüz. Orda insanlar mağdur. Hak korunacaksa önce Silivri halkının hakkı korunacak” dedi.  

 

“Belediye sınıfta kaldı”

Belediye Park ve Bahçeler işinde ne yazık ki sınıfta kaldı. Olan çocuk parklarını ve yeşil alanları bile koruyamadı. Bakınız ucube binaların kondurulduğu eski Beyaz Saray bölgesindeki ağaçlar kesildi. Hepimiz bu olaya tepki gösterdik. Ağaç dikiyoruz diyorlar. Dikilen ağaçlar da kuruyor. Koru oluşturma diyerek yollara astıkları tabelalarının arkasında kurumuş ağaçlar var.

 

“Kedi ile Farenin arkadaşlığı”

Mali konulara bakar isek. Evet 2009 yılı bütçesi biraz sıkıntılıydı. 2010 yılı bütçesi daha derli toplu. Hatta performan bakımında baktığımızda yüzde 952lere varan bir gerçekleşme bütçesi var. 2009 ve 2010 yılı bütçelerinden Silivri Blediyesi yaklaşık 100 Trilyon’a yakın para toplamışlar. Sayın belediye başkanı bizim borçlardan çok sık bahsederdi. Ancan 2 yıl içerisinde hafızalarda ne kaldı derseniz, borç miktarını ben bi araştırdım ki nerdeyse ikiye katlanmış. Dolayısıyla borç artmış. Bir o kadar da para toplanmış ama 2 yıl içerisinde Silivri’de ne yapılmış dendiğinde ise hafızalarda bir şey yok. Çok ilginç Silivri Belediyesi  2010 yılında 1,5 trilyon kredi faizi ödenmiş. Kime ödemiş bu faizi? Ya kredi çekmiş kredi taksiti ödemiş. Yahut da icra yoluyla icra takibine alınmasından dolayı tam 1,5 Trilyon lira faiz ödenmiş. Bu 1,5 Trilyon lirayla sadece asfalt dökseniz belki bir çok sıkıntıları bugün konuşmuyor olacaktık. Ancak yanlış para yönetiminden dolayı sıcak  para girmesine rağmen 1,5 Trilyon lira faiz ödemekle karşı karşıya kalınmıştır. Başkanın her zaman kullandığı bir ata söz var. Kedi fare benzetmesi. Ben ona kedi ile farenin arkadaşlığını hatırlatmak istiyorum.

 

“40 Bin TL’lik yeni yıl kutlaması”

Silivri Belediyesi israftan borçlarını ödeyemeyecek hale gelecek. Bizi çok eleştirdikleri bir konu üzerine daha görüş bildirmek istiyorum. Biliyorsunuz yılbaşında çarşıya bir kutlama asıldı. Neon ışıklarıyla da süslü bir yazı. “Yeni yılınızı kutluyorum” yazıyor. Bu tabelanın belediyeye maliyeti 40 Bin TL.  Bir hafta fa asılı durdu orada. İsrafların nasıl gerçekleştiğini bilin isteriz.

 

“Fiş var iş yok”

Bir diğer önemli konuya değinmek istiyorum. Belediyeye giren 7 trilyonluk akryakıt var. Hepsinin fişleri ile birlikte. Şu gün şu kadar bu gün bu kadar diye alınmış. Ama bu akaryakıt nerede? Nereye gitmek için kullanıldı? Fişler var ama işler yok. İnek nerde dağa kaçtı, dağ nerde yandı bitti kül oldu gibi bir şey vardı ya o misal.

 

“Bunlar bulunmaz Hint kumaşı mı?”

Silivri Belediyesi hala İstanbul’dan buraya işçi taşıyor. İstanbul’dan gelenler bulunmaz Hint kumaşımı da buranın insanları işe alınmıyor. Hemşerilerinizi yetersiz mi görüyorsunuz? Ben böyle bir şey görmedim.

 

“Başka ilçe’nin gazetesinde manşet olsan ne olur?”

Bir önerge sunmuştuk. Gazisultanhaber diye bir gazeteye ne ücretler verildiğini, Silivri’de bu kadar gazete varken, buna neden gerek duyulduğunu sormuştuk. Biliyorsunuz belediye başkanının yerel basınla arası yok. Buradaki gazetelerin bir çoğunu yok sayıyor. Silivri’de birçok gazete varken kalkıp da başka ilçede manşet olsanız ne olur olmasanız ne olur.

 

“10 ton balık yenmiş”

Bu konuya özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. Bize lokum parası diye çıkardıkları bir fatura vardı. İftira attılar. Ben geceleri bu meseleden uyuyamadım. Şimdi Sofram Restoranı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir sene içerisinde Sofram Restaurant’dan 118 milyarlık balık yenmiş. Sofram Resteurant’dan belirli aralıklarla Silivri Belediyesine faturalar kesilmiş. Bu faturaların toplamı 118 Bin TL. Bu tam 15.000 adet balığa tekabül eder. Yani yaklaşık 10 ton balık eder.  20 ton lokum, 80.000 lahmacun eder. Nereye gitti bu 118 milyar?

 

“Personel maaşlarını gecikmeli alıyor”

Silivri Belediyesi personeli geçmişinde görmediği kadar çok sıkıntı yaşıyor. Bizim dönemimizde ayın başı geldi mi bütün ödemeler durur, önce personelin maaşı hazırlanırdı. Şimdi 2,3 ay gecikmeli ödenen maaşlar var. İkramiyeler yok. Giysi yardımı yok. Silivri Belediyesi “Paramı Yönetiyorum” konulu bir seminer düzenliyor gençlere. Ben bu seminere belediye idarecilerinin de gitmelerini tavsiye ediyorum. Diğer ilçelerdeki söndürülmüş belediler ise bir iki kişiyle yönetilmeye çalışıyor. Beldelerin merkeze bağlandığı hiçbir yerde burası gibi sorun yok. Mahallelerdeki halk sanki Silivri değilmiş gibi yaşıyor.

 

“Selam verenden 1, vermeyenden 2 akçe alınıyor”

Her zaman uzlaşmacı olduk. Yardımcı olmaya çalıştık. Bakın 1/1000’lik planlarda geçti. Ben belediye ile alakalı şaibeler duyuyorum. Selam verenden 1, vermeyenden 2 akçe alır gibi işer yapılıyor. İstanbul’un diğer ilçelerinden geliyor bunlar kulağıma. Vatandaş bir imar durumu soracak soramıyor. Taşıma suyu ile değirmen dönmez lafını hatırlatmak isterim.

 

“Başkan kuyuya bir taş atıyor. Bizde çıkarmaya çalışıyoruz”

Bakın kitapta üniversite kenti yapacağız denmiş. Daha ortada üniversite yok. Aydın Üniversitesine yer tahsisi ile ilgili biz çekimser kaldık. Devlet üniversitesi olsa tamam. Başkan bir işe başladığı an bitti zannediyor. Kaldı ki Aydın Üniversitesi bu işi nasıl becerecek çok merak ediyorum. Referanslarını iyi araştırmak lazım.

 

“Başkan yatsın kalksın Mustafa Günaydın’a dua etsin”

Bakın Silivri tarihinde yaşamadığı bir olaya şahit oldu. İhale yolsuzluğu ile ilgili iddialarla gündeme geldik ulusal basında. Ben Özcan Işıklar’a yatsın kalksın Jettem Firması sahibi Mustafa Günaydın’a dua etsin diyorum. Eğer olayın başında şikâyetçi olmasaydı; bu olay takipsizlik kararı ile sonuçlanmazdı. Bu ihale konuları zaten titiz konular. Biliyorsunuz bu ihale yapılırken bir kere iptal edildi. Sonra tekrar ihale açıldı. Ama bizim 2 gün kala haberimiz oluyor. İhalede hiçbir idareci yok. Belediye başkan yardımcılarından kimse yok. Bu şeffaf belediyecilik mi? Işıklar’ın Günaydın’a bir teşekkür borcu var.”

 

“Huzurevinden gelen mektup bir feryattır”

Çanta Gökhan Kurtuluş Huzurevinden bir yaşlı tarafından kendine gönderilen mektubu meclis kürsüsünden okuyan karakaş; “  Bu Mektup bana geldiğinde ben hemen mektubu bakanlığa ilettim. Bu mektuptan size de geldi. Bu bir feryattır. Huzurevinde yaşanan bir tecavüz iddiası var. Yaşlılar alkolik bir müdürün kendilerine kötü davrandığını söylüyor” dedi 

 

“İşte o mektup”

Sayın oğlum Metin. 3 senedir Çanta Huzurevinde kalıyorum. Ama burası 1,5 yıldır huzursuzluk evi oldu. Buraya özürlü merkezinde çalışan hanımefendiyi görevlendirdiler. Oda buraya babasını müdür yaptı. Ondan sonra burası yoldan çıktı. Adam sabaha kadar burada kafa çekiyor. Bizlere burada işkence yapıyordu. Gelen parayla diğer yardımları baba kız paylaşıyordu. Bardağı taşıran son olayda geçen hafta oldu. bu hanım efendinin babası burada çalışan 3 sakat çocuğu olan kadına zorla tecavüz etti. Adam buradan kaçtı. Kadını da suçluymuş gibi işten attı. Ve kadını tehdit etti. Zavallı kadın 3 sakat çocukla ortada kaldı. Bu olaydan belediyenin de haberi far. Gereken neden yapılmıyor. Gelen yardımlara makbuz kesilmedi mi? bu paralar nerede? Bizler burada sahipsiz kaldık. Oğlum bize sahip çık. 22.03 2011 tarihinde yazılmış bir mektup.

 

“Baran Gökçe kimin akrabası?”

Silivri Belediyesinde çalışan Baran Gökçe ismine dikkat çeken Karakaş; “ Şimdi size soruyorum. Baran Gökçe kimdir? Ne iş yapar? Kimin akrabasıdır? Geçtiğimiz Pazartesi günü neden istifa etmiştir veya görevden el çektirilmiştir? Bu olaylarla ne kadar yakınlığı vardır. Bunu sayın başkan bir ara  araştırıp söylerse çok memnun olurum” dedi.  

 

“Silivri halkını güldürmeyi bile başaramadınız”

Silivri’ye hizmet etmeyi başaramadınız diyen Karakaş; “ Silivri’de bir problem var. Ben bunun yönetim anlayışı problemi olduğunu söyleyenlerden biriyim. Bu konuda hızla vizyonunu kaybetmeye çalışıyor. Silivri vizyonunu bu anlamda yitirmeye başladı. Ve Silivri’de güven ortamı da  hızla uzaklaşmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde düzenlenen son organizasyon bunun en güzel örneği.  Bir mizah haftası düzenlendi. İnsanlara hizmet etmeyi beceremedinizz ama güldürmeyi de beceremediniz.

 

“Teşekkür ederim Özcan Işıklar”

Silivri belediyesinde  ilk defa  işçiler belediye önüne siyah çelenk bıraktığı için.  

Silivri Belediye tarihin de ilk defa polis savcılık emriyle belediyeyi bastığı için.

Silivri Belediyesi bünyesinde resmi bir çatı altında huzurevi gibi bir yerde tecavüz vakası yaşandı ve bir kişi tutuklandı. Yerel ve Ulusal basına malzeme oldu. yine teşekkür ederiz.  

Silivri Belediye tarihinde ilk defa halkla arasına turnike koydu. Yine teşekkür ederiz.

Silivri Belediye tarihinde ilk defa paralarını alamadıkları için başkanını protesto ederek bayramlaşmaya katılmadı. Teşekkür ederiz.

Silivri Belediye tarihinde 2 yılda ilk defa bu kadar sık yurt dışına çıkma unvanı kazandığınız için teşekkür ederiz. Tebrik ederiz.

Ve ilk defa da İstanbul’dan Silivri’ye personel taşıdığınız için size teşekkür ederiz. Siz Cumhuriyet Halk Partisinin değil Silivri’nin belediye başkanısınız. Dolayısıyla birinci sözüm, İnsanın kendini feth etmesi zaferlerin en büğüyüdür.  Yanınıza kurularınızı hemen söyleyecek arkadaşlar bulun. Çünkü yarın öbür gün kusurlarınız söylemezlerse marifet sanarsınız.  Rüyaları gerçek yapacağız diyorsunuz. Son olarak şunu söylemek isterim ki rüyaları gerçekleştirmenin en kısa yolu uyanmaktır. Sizi bir an önce uyanmaya ve hizmet etmeye başlamaya davet ediyorum.

 

Işıklar; “ Siz hizmet ettiniz de halk niye sizi seçmedi”

 Faaliyet Raporuyla ilgili karakaş’ın eleştirilerine cevap veren Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar; “Kamu zararı oluşmadığı için, ihalede soruşturmaya gerek yok demiş. Birde Mustafa Günaydın’a teşekkür etmemiz gerekiyormuş kamu zararı oluşmadan şikayette bulunduğu için. İhale de neden suç unsuru bulunmadığı bize ulaşan raporda çok açık bir şekilde yazıyor.  Daha bu ihalenin mahkeme kararı çıkmadan"bu ihaleden pis kokular geliyor" şeklinde açıklamalar yapıldı. Bunu söyleyen arkadaşlarımıza, beyanda bulunan arkadaşlarımıza bu gün o beyanlarını da çıkıp insanlara anlatmaları lazım. Bu ihale ile ilgili "pis kokular geliyor" diyenlere savcılık makamı tokat gibi cevabını verdi.  Bu kurumu korumak sadece belediye başkanının görevi değil, iktidarında, muhalefetinde görevidir” dedi.

Flamingo yoluna döndüğü dönemleri de biliyoruz

Huzurevinden gelen mektup konusuna cevap veren Işıklar; “Orada kalan yaşlılarımızdan bazıları sokaklarda yaşıyordu. O huzur evinde hayvan bağlasanız durmazdı. Bu gün orası modern bir hale getirildi ve 36 kişi orada hizmet görüyor. Bu gün temizlik işçileri ile birlikte belediyemizde 900 kişiye yakın personel çalışıyor. Bunlardan iki tanesi gönül ilişkisi yaşadı diye, Metin oğlum bize sahip çık diye mektup yazılmış, Silivri ilkleri yaşıyormuş.  Ben bu tür konulara girmek istemiyorum ama sizin döneminizde burasının Filamingo yoluna döndüğü dönemleri de gördük burada. Orada iki kişi gönül ilişkisine girmiş. Ne yapsın belediye başkanı? Kırbaç cezası mı verelim. Taşlayalım mı?  İkisini de çağırdık, böyle bir şeyi yok saymalarına rağmen işlerine son verdik” dedi.

 

Neden belediyeyi kaybettiniz?

Karkaş’ın   Hizmet etmeyi beceremediniz eleştirisine de cevap veren Işıklar; “Geçtiğimiz dönemde bir seçim yapıldı burada ve yapılan hizmetler resimlerle anlatıldı. Belediye binası, Adliye binası, Devlet hastanesi İBB Belediye Başkanı Kadir Topbaş'da buraya geldiğinde söyledi. 812 Trilyon yatırım yapılmış Silivri'ye. Peki tarihinin en büyük yatımı yapılan Silivri'de insanlar neden bunun farkına varamadı da, belediyeyi kaybettiniz? Neden halk sizi cezalandırdı? Bunları hiç merak etmiyor mu sunuz? Bunun cevabını ben söyleyeyim size. İnsanları aşağılayan, onu yok sayan, ötekileştiren, fakirliğinden fukaralığından medet uman, çalışanlarına siyasi baskı uygulayarak fakirliğini yüzlerine vurursanız, haksızlığı adaletsizliği uygularsanız halk sizi cezalandırır. 13 bin kişiye burada gıdasını verirken bir tanesi ile biz yüzleşmedik. Bin 900 kişiye evinde bakan anlayışı ilk defa biz kurduk” dedi 

 

“İki lastiğin peşinde koşacağınıza, yapılan hizmetlerin peşinden koşsana”

İki tane araba lastiğinin peşine düşen anlayış, başkan sen söylüyorsun bu 13 bin kişiyi de veriliyor mu bunlara gıda yardımı? Alabiliyorlar mı bu gıda yardımlarını?  Bu gıda yardımını alanların evine gidip bakayım söylendiği gibi mi bu diye merak etti mi hiç? İki lastiğin peşinde koşacağına koşsana insanların açlığının sefaletinin, böyle sosyal bir proje ile ortadan kaldırıldığının onurunun peşinde koşsana.

 

“Turnikeler insana insan gibi hizmet etmek içindir”

Belediyemiz girişine kurulan turnike ve kimlikli giriş sisteme gelince. Kapının önünde aşağılanan bir sistemden,  orada kimlik söyleyerek, kimliğini bırakarak ona saygı duyan, buyur otur çayını iç. Sana hizmetini ben yapayım. Evrakını ben taşıyıp getireyim.  sonucunu da sana evinde otururken ben söyleyeyim diye konulmuş bir hizmet var orada. İnsana insan gibi hizmet yapmak için.

 

“İsterim ki bütün personelimde Blacberry  olsun”

Efendim 80 tane Blackberry varmış. Biz geldiğimizde 20 tane vardı onları da bulamadık. Alıp gitmişler. Bizim şuanda bize bağlanan beldelerle 800 personelimiz var. Kullananlar bilirler bu cihazların kendi aralarında ücretsiz mesajlaşma özelliği var. Bir birleri arasında bilgi mesajlaşması yapılırken bir tasarruf sağlanıyor. Ben isterim ki bütün personelimizde olsun bu cihazlardan.

 

“Belediye’nin tapusunu biz çıkardık”

Geldiğimizde sadece 5 mahallenin kent bilgi sistemi hala duruyordu. 35 Mahalleye çıkmışken. Kapılarda postacılar adresleri bulamıyorlardı. Kent bilgi sisteminde bir sokak isminden 5 tane aynı sokak ismi vardı. İsimsiz sokaklar, kayda alınmamış envanterler vardı. Belediyenin tapusunu biz çıkardık 2 sene üstünde oturmanıza rağmen. Ne bulduğumuzu anlatmaya çalışıyorum.  8 tane böyle belediye devraldık. Böyle bir ucube bulduk. Üstüne teknoloji ile burada halka hizmet veren bir teknoloji getirdik.

 

“Sizin borçlarınız yüzünden belediyeye silahla geldiler”

Girişe getirdiğimizi turnike sistemine gelince, sizin borçlarınızdan dolayı Ayyıldız diye bir firmadan birisi belinde iki tane silahla geldi buraya. Burada can güvenliğine ilişkin bir sıkıntı olduğunda bize sormazlar mı? bunun önlemini tedbirini neden almadınız diye? Başbakanlığında bu konuda genelgesi var.

 

“Losttra salonu meselesi”

Lostra salonlarının bir tanesi yapıldı ve orada kullanılmıyor. Orada 12 tane roman vatandaşımız var. 6-6 böleceğiz. Diğer lostra salonu da bitince hepsi beraber oraya yerleşecek. Uğur Mumcu meydanın da da düzenleme yağacağız. Orayı komple söküp granit taşla yeniden düzenleyeceğiz.

 

“520 Bin TL’ye boynuzlandığımızın anıtı olarak kalsın”

Silivri'nin girişinde ki tabelalar boynuza benzetiliyormuş. Biz geldiğimizde 520 milyara bitmiş bir şelale var. Ona benzer bir kaç şelaleyi biz yapıyoruz 140-150 milyar. Şimdi o anıt olmadı. Benim hayalimde ki anıt değildi. Silivri'nin girişine 520 milyara yaptırdığınız şelale ile boynuzlandığımızın, kazıklandığımızın anıtı olarak kalsın. Biz zamanı geldiğinde değiştireceğiz.

 

“Ne kadar ağaç kestiğinizi unuttunuz herhalde”

Ağaç kesildiğini söyleyen arkadaşım. Silivri'nin girişinde ne kadar ağaç kesildiğini unutmuş herhalde. Biz aşağıda 3 tane, ömrü bitmiş ağacı taşıyarak yaptığımızı gören. Burada ne kadar ağaç kesildiğini hatırlıyordur.

 

“Silivri bunları ilk kez yaşadı”

Biz iki yıldır yaptıklarımızı anlatma konusu da, yaptığını gözüne batırma gibi bir anlayış üslubum olamadığı için belki bu aleyhimize dönüyor. Ama şu bilinmelidir ki, Silivri tarihinde okullara en çok yardımın yapıldığı dönem bu dönem. 71 Okul 54 camii var. 2 Trilyona yakın biz bunlara yatırım yapmışız. Spor kulüplerine en çok işletmelerin verildiği dönem de bu dönem. Silivri bunları ilk kez yaşadı. Balıkçı barınaklarının orda yaptığımız düzenleme ile 500 kişinin aynı anda balık yiyeceği bir ortam düzenledik. Yeni hazırladığımız gaydlarla Silivri'de 100 bin kitap dağıtarak ilçemizin turizm alanında da gelişmesini sağlayacağız. İlçemizi belli bir seviyenin üstüne taşıyacağız. Biz hiç bir kimseye ayrımcılık yapmadan hizmet ettik. Hiç kimseye de boyun eğmeden ilçemizin menfaatine, halkına hakkaniyetle onlara değer vererek hizmet veriyoruz.

 

“Silivri küskünlüklerden kırgınlıklardan, hoş görüsüz ortamlardan kurtulmalı”

Ben yapılan bu konuşmaların her ne kadar heyecanla, kendim de dahil bazen heyecanımızı kontrol edemeye biliriz. Kırıcı olmak istemem. Silivri artık küskünlüklerden kırgınlıktan, hoş görüsüz ortamlardan kurtulması için elimden geleni yapıyorum. Hoş görü ortamında bizi dinlediğiniz için, faaliyet raporunun konuşulması konusunda, tartışmaya katkıda bulunduğunuz  için, özellikle muhalefet partisi ilçe başkanına meclis üyelerine ve sizlere teşekkür ediyorum.

 

Haber: Fatma Sarıbıyık

 

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır?
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *