Çapraz nakille 3 aile sağlığına kavuştu
Böbrek hastalığıyla 4 yıldır mücadele eden ve diyalize giren 63 yaşındaki Zeynep Oğuz'a eşi Muhittin Oğuz, sekiz yıldır böbrek hastası olan ve iki senedir diyaliz alan Bulgar vatandaşı Iveta Marinova'ya ise annesi Paulina böbreğini vermek istedi. Ancak, başvuruları kan grubu uyuşmazlığı nedeniyle gerçekleşmeyince çapraz vericili nakil için başvuru yaptılar. Her iki hasta için Bulgar vatandaşı Vensislav Venkov bir şans oldu. Kan grupları uyumlu olduğu için eşi Mariya Venkova böbreğini Vensislav'a verecekti. Ancak çapraz nakille ilgili doktorlar tarafından bilgilendirilen Ventsislav Venkov, eşinin böbreğini alabilecek olmasına rağmen iki hastayı daha sağlığına kavuşturmayı tercih etti.
Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Üyesi Dr. Soykan Barlas önderliğinde üç cerrah ile eş zamanlı gerçekleşen ameliyatlarla Zeynep Oğuz'a Paulina Boyadzhieva'dan, Vensislav Venkov'a Muhittin Oğuz'dan ve Iveta Marinova'ya ise Mariya Venkova'dan alınan böbrekler başarıyla nakledildi. Yaklaşık 10 saat süren çapraz nakil operasyonuyla birbirlerine 'can' veren üç aile tedavilerin tamamlanmasının ardından hastaneden taburcu olarak yeni hayatlarına ilk adımlarını attı.
Çok sayıda böbrek yetmezliği hastasının büyük hayallerle organ nakli için başvurduğunu ve vericisiyle kan grubu uyumu olmadığı durumlarda böbrek yetmezliği hastaları için çapraz vericili nakillerin hayat kurtarıcı olduğuna dikkat çeken Dr. Soykan Barlas, şunları söyledi: “Yaklaşık 24 bine yakın böbrek nakli bekleyen hasta, 60 bine yakın da diyalize giren hasta var. Maalesef ülkemizde beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden organ bağış oranı çok düşük ve canlı vericili nakillerle hastaları hayata bağlamaya çalışıyoruz. Vericisi ile kan grubu uyumu olmayan hastalar için çapraz vericili nakiller halen en önemli seçenek. Çiftlerimiz arasında iki hastamızın vericisiyle kan grubu uyumu olmadığı için böbrek nakli olma şansları yoktu. Ancak Bulgaristan'dan gelen Venkov çifti kendi aralarında nakil olabilmelerine hiçbir engel olmamasına rağmen kendi arzuları ile başka hastalara da hayat vermeyi seçtiler. Sevdikleri için bu kadar büyük fedakarlıkta bulunan vericilerimize, küçük izlerle ameliyat olmaya olanak sağlayan ve karın içine hiç girilmeden uygulandığı için hasta güvenliğini en üst düzeye çıkaran yöntemle ameliyatlarını gerçekleştirdik."
Sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Zeynep Oğuz ise “Eşim kan uyuşmazlığı nedeniyle böbreğini veremedi. Umutlarımın tükendiği yerde, Bulgaristan'dan gelen aile sayesinde yeniden sağlığıma kavuşacağım için çok mutlu oldum. Diyalize girmeden sağlıklı yaşayacak olmak hem de hiç gitmediğim görmediğim bir yerden böyle biri sayesinde şifa bulacağımı rüyamda görsem inanmazdım. Altı kişi birbirimize can olduk, el ele verip yeniden hayata döndük" diye konuştu. Muhittin Oğuz da naklin ardından sağlık durumlarının gayet iyi olduğunu, bir sıkıntı yaşamadıklarını söyledi. Oğuz, “Eşimin sağlığına kavuşması için böbreğimi vermek istedim. Kan uyuşmazlığı nedeniyle gerçekleşmeyince çok üzüldüm. Kim diyebilirdi ki Bulgaristan'dan bir kadın benim eşime böbrek verecek, o hayata tekrardan tutunacak ya da ben Bulgar birine böbreğimi vereceğim. Tarifi olmayan bir mutluluk ve şaşkınlık içindeyiz. Önce doktorumuza sonrasında bizimle bu kader birliği yapıp ameliyat olan hastalara çok teşekkür ederim" dedi.
Yıllardır böbrek rahatsızlığı çektiğini ancak çapraz nakil sayesinde sağlığına kavuştuğunu dile getiren Iveta Marinova, çapraz naklin çok doğru bir karar olduğunu söyledi: “Diyaliz süreci çok yorucuydu. İkiz çocuklarımla birlikte bu süreci yönetmek benim için çok yıpratıcı olmuştu. Annem beni bir anlamda ikinci kez hayata getirmek için böbreğini vermek istedi. Ancak uyuşmazlıklar yüzünden imkansızdı. Doktorumuz bize çapraz nakilden bahsettiğinde yeniden umutlandım. Burada birbirini tanımayan, aynı dili bile konuşmayan insanlar olarak bir araya gelerek birbirimize sağlıklı yaşam sunduk. En çok da hiçbir sıkıntı olmamasına rağmen bizlerin nakil olabilmesi için bu operasyona dahil olan Venkov çiftine minnettarım." Ameliyat sonrası herhangi bir sorun yaşamadığını belirten Marinova'nın annesi Paulina Boyadzhieva da Türkiye'ye eskiden turist olarak gelip gezdiğini, bundan sonra ise bu topraklarda bir parçası olduğunu söyledi. Boyadzhieva, “Kızımın yeniden sağlığına kavuşmasını ve burada yaşadığım tarifi imkansız duyguları sadece mutluyum diyerek aktarmam yetersiz kalır. Bizler zaten kardeş ülkenin vatandaşı sayılırdık şimdi ise gerçek anlamda kardeş gibi olduk" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de sağlık sektörünün daha ileride olmasından dolayı tedavi için İstanbul'a geldiğini belirten Vensislav Venkov ise “Eşimin bana böbreğini vermesinde herhangi bir sorun yoktu. Ancak buradaki diğer hastaların bizim dahil olmamız sayesinde sağlıklarına kavuşacaklarını öğrendik ve çapraz nakile dahil olduk. Hatta bu süreçte üç ay diyalize girdim ve iki ailenin ameliyat için uygun olmasını bekledim. Muhittin Bey bana böbreğini verdi. Eşim ise Iveta Marinova'ya verdi. Şu an kendimi çok iyi hissediyorum, herhangi bir sorun ile karşılaşmadım" diye konuştu. Mariya Venkova da üçlü çapraz nakilin bir parçası olmanın diğer hastalar için de umut olduğunu bildikleri için büyük bir mutluluk ve heyecan hissettiğini anlattı. Venkova, “Eşimle bu kararı hiç düşünmeden verdik. Hastalığın ne kadar zor ve yıpratıcı olduğunun farkındaydık. O insanların tek umudu çapraz nakildi ve onların sağlığına kavuşmasının bir parçası olmak tarif edilemez bir mutluluk. Artık bizler farklı şehirlerde ama aynı canda yaşayacağız" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.