Hastalar kuyrukta tedavi edemiyoruz
Prof. Dr. Çetingül, "Her hafta 8- 10 hasta birikiyor, uygun zamanda tedavilerini alamıyor, tedavileri aksıyor. Bu bunca yıldır hiç başımıza gelmeyen bir olaydı. Belki de bundan sonra hiç yeni hasta alamayacağız" dedi.
Prof. Dr. Çetingül, İzmir’de Ege Üniversitesi Hastanesi’nde 6’sı kemik iliği transplantasyonu için toplam 24 pediatrik onkoloji hasta yatağı bulunduğunu, çocuk onkoloji hastalarının tedavi görebileceği Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde 10, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 20, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 25- 30 olmak üzere 100 civarında yatak olduğunu belirtti. İzmir dışından, yatak kapasitesinden fazla hasta geldiğini kaydedern Prof. Dr. Çetingül şunları söyledi:
"Çok ilginçtir ki Doğu’nun, Güneydoğu’nun her yerinden İzmir’e hasta geliyor. Hastalar en az bölgelerindeki 4- 5 üniversite hastanesini atlayarak geliyor. Bunun araştırılması gerek. Hastalar bölgeye en yakın üniversite hastanesine sevk edilmeli, ülkenin diğer ucuna değil. Bu uzak mesafeli sevkler barınma, yakınlarından destek alamama gibi maddi manevi sorunlar da yaratıyor. İzmir’e gelinceye kadar, geldikleri bölgede de donanımlı merkezler, uzmanlar var. Bu konuda gerçekten daha duyarlı davranılması gerekiyor. Hasta sevk edilecekse en yakın uygun merkezlere sevk edilmesi gerektiği, özellikle diğer merkezlerde çalışan hekimlere mutlaka iletilmelidir. Oradaki hekim ’Alın çocuğunuzu, gidin İzmir’de tedavi ettirin’ gibi bir yaklaşımda bulunmamalıdır."
ONKOLOJİ UZMANLARINA UYGUN OLMAYAN TAYİNLER
Prof. Dr. Nazan Çetingül, kanser vakalarında her geçen yıl küçük artışlar olduğunu, bölgedeki bu artış yüzde 1- 3 ise, bölge dışından gelen hastalarla bu oranın yüzde 10’larda hissedildiğini ve etkilediğini söyledi. Çanakkale, Bursa, Denizli gibi illerden gelen hastalara razı olduklarını, bu iller dahil Türkiye’nin dört bir köşesinde üniversiteler ve tıp fakülteleri kurulduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çetingül, onkoloji uzmanlarının çalışamayacakları yerlere tayin edildiklerini de söyledi. Prof. Dr. Çetingül, "İzmir’den ya da diğer hastanelerden uzmanlığını almış hekimler uygun yerlerde değiller, efektif onkoloji yapamıyorlar. Onlardan hiçbir şekilde yararlanılmıyor. Buralarda kalmış olsalardı daha efektif bir hizmet verilirdi" dedi.
UZMAN HEKİM SIKINTISI
Prof. Dr. Nazan Çetingül, kanser hastalarının tedavilerinin aksamasına neden olan bir başka sorunun da uzman bulunmaması olduğunu söyledi. Prof. Dr. Çetingül, Ege Bölgesi’ndeki 4 merkezde uzman düzeyinde onkoloji eğitimi alacak hiçbir hekimin bulunmadığını, bunun teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti. Boş kadrolarına müracaat olmadığını, bunun da üniversiteler ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastaneler arasındaki ciddi parasal fark bulunmasından kaynaklandığını belirten Prof. Dr. Çetingül, bu farkların hızla giderilmesi ve dengede tutulması gerektiğini vurguladı.
'HASTA ÇOK, ÜCRET AZ'
Yakın zamanda bütün branşları bu tehlikenin beklediğini ifade eden Prof. Dr. Çetingül, "Bu kadar hasta kapasitesini karşılayacak ne kişisel güç ne de yatak kapasitemiz var" diyerek şöyle konuştu:
"Kendi takibimizde olan ve tedavileri yapılması gereken hastalar içinde her hafta 8- 10’u birikim yapıyor, uygun zamanlarda hastaneye yatamıyor. Bu bunca yıldır hiç başımıza gelmeyen bir olaydı. Tabii ki hasta sayısının artması, ara ara bizim yeni hasta alımlarımız, eski hastalarımızın tedavilerinin aksamasına neden oluyor. Bu böyle giderse bundan sonra herhalde hiç yeni hasta alamayacağız. Çünkü biz hastalarımızın tedavilerini doğru dürüst, uygun ve iyi sürdürmek zorundayız, tedavileri aksamasın isteriz. 4 merkezin de uzman sıkıntısı var. Ege Çocuk Onkolojide uzman yok, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde yok, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir arkadaşımız var. Yanında kimse yok, kendisi de şu anda rahatsız. Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nde de yeterli uzman yok. Hatta Behçet Uz’da onkoloji uzmanı yok. Hematoloji onkoloji yapan çok deneyimli bir arkadaşımız var, hizmet onun gayretleriyle yürüyor. Bakanlıktan onkoloji hematoloji olarak 4 kadro talebimiz var. Kim gelecek, ne kadar gelecek bilmiyoruz. Geçen yıllarda bir iki gelen oldu. Biri bu kadar yoğunluğa dayanamadı, 3 ayda gitti. Bir başka uzman geldi o da ’düşük ücrete çalışamam’ deyip gitti. Hastalarımızın tedavilerinin aksamaması için uzman ve sevklerden kaynaklanan sorunlar çözülmeli."
'EMEKLER BOŞA GİDER'
Kanserli bir hastanın, protokolüne uygun tedavi alamazsa iyileşme sürecinin gecikeceğini ve emeklerin boşa gideceğini anlatan Prof. Dr. Nazan Çetingül, "Biz hiçbir zaman hastanın aksayarak tedavi almasına izin vermemeye çalışıyoruz. Ama bu aksaklıklar hasta yoğunluğu nedeniyle ve yatak kapasitesinin azaldığı yeterli olamamaktadır" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.