Mehmet Mert
600 öğrencinin hayatı kimin umurunda
Bugün gazetemizde bir haber okuyacaksınız.
Okul binasına 1999 depremi sonrası %69 güçlendirilmesi gerektiği kararı çıkıyor.
%40’ı geçerse binanın yeniden yıkılıp yapılması gerek.
Tamam rapor var.
Binanın yapımı için para da var.
Ancak.
Okul arsası belediyenin malı olmuş.
E-5 üzerinde.
Yola yakın.
Ulaşım kolay.
Merkezi yer.
Bu kadar güzel özellikte olan arsaya şimdi okul yapılır mı?
Yapılmaz tabi!
Buraya şahane AVM olur, iş merkezi olur.
Hoş yaptığınız AVM’leri de görüyoruz.
Birisi de Gazete İstanbul’un kiracısı olduğu Beyliksium.
İn cin top oynuyor.
Atirus’da öyle.
***
Büyükçekmece’ye bağlı Kumburgaz Merkez İlk Okul binasından bahsediyorum.
Bakın bu okulda tam 600 öğrenci eğitim görüyor.
Tamam rantınzıızn kavganızın canı cehenneme.
Ama.
Şu önümüzdeki sömestri tatilinde bu çocuklara yeni bir yer bulun eğitimlerine orada devam etsinler.
Sonra yeni banı mı yaparsınız, arsayı devreder misiniz etmez misiniz.
Önce bu çocukları riskli ortamdan riskli binadan kurtaralım.
***
2007 yılında, İstanbul valiliğince yapılan depreme dayanıklılık raporuna uzman görüşleri okula %69 yıkılıp yeniden yapılması gerek raporu sunmuşlar.
Depreme dayanıksız okulların yıkılıp yeniden inşa edilmesi için eski özel idarelerin yerine kurulan, İstanbul Proje Koordinasyon Birimi (İPKB) paramız var binayı yapabiliriz diyor.
Ancak yönetmelik gereği okulun içinde bulunduğu aynı arsaya ödenek çıkarıyor.
Okulun arsası ise köy muhtarlığından belediyeye geçtiği için Büyükçekmece Belediyesi’nin malı görünüyor.
Belediye alın size arsa diyerek 600-700 mt mesafe uzakta başka bir arsa öneriyor.
Bu arsaya İPKB bina yapamadığı için şimdi bir de hayırsever bulunması lazım veya belediye kendi bütçesinden yapak.
Üstelik bu okulun binası yıllar önce bir de tadilat ve boya badana yapılarak isim değişikliğine uğramıştı.
Dönemim Kumburgaz Belediye Başkanı Hayri Erçağ tarafından bazı tadilatlar ve boya badana yapılarak Mehmet Erçağ Ticaret Meslek Lisesi adını almıştı. Daha sonra Kumburgaz’ın arka tarafında bir ilk okul binası yaptırılmış, 9-10 yıl bu okulda ilk öğretim eğitimi verildikten sonra, ulaşım zorluğundan dolayı bu iki okul yer değiştirilmişti.
***
Diyeceğimiz şu.
Bakın hepimizin en değerli varlıkları çocuklarımız değil mi?
İtirazı olan var mı?
Yok.
O halde bu çocukların hayatı çok önemli.
Ve bu çocukları artık bu çürük binaya sokmayın.
Yapın yıkın ne yaparsanız yapın.
Bu çocuklar artık riskli binada sağlıksız eğitim yapmasınlar.
Hadi’ eğitimci başkan’ göster kendini.
El at bu konuya.
Bak daha yazımızın başında hiç değindik mi bu özelliğine.
Çünkü ortada hassas bir durum var.
Can var.
Hayat var.
Çocuklarımız var.
Bu konuya 15 tatil boyunca değineceğimizi de söyleyerek şimdilik susalım.
UNUTMAYACAĞIZ…..
Daha dün gibiydi.
Otobüsle işe gidiyordum.
Haberini aldığımda şok oldum.
Zira bir iki akşam öncesinde bir tartışma programını izleyerek çok etkilenmiştim.
Televizyonlar Uğur Mumcu’nun öldürüldüğünü söylüyordu.
Aynı gün Ankara’da da İstanbul’da da karlı bir hava vardı.
O gün bu gün her 24 Ocak sabahı 1993’ün lanet olası sabahını hatırlıyorum.
Eşi ve çocukları camdan bakıyor.
Polisler Uğur Mumcu’nun arabası başında incelemeler yapıyor.
Uğur Mumcu hazırlıklı zaten olası bir suikaste.
Hiçbir zaman eşi ve çocukları ile aynı anda aracına binmiyor.
Ama o acı an ile Mumcu ailesini o gün tanışıyor.
Aradan geçen bunca senede Uğur Mumcu’nun bıraktığı mum içimizi aydınlatmaya devam ediyor.
Geleceğimize ışık tutmaya devam ediyor.
Alçak katilleri her ne kadar yakalanarak adalete teslim edilmeseler de.
Vicdanlarda biz onları çoktan cezalandırdık.
Işıklar içinde uyu Uğur Mumcu…
GÜNÜN SÖZÜ:
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz
-Uğur Mumcu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.