7 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde milletvekili adayı olmak için İzmir 2. bölgeden 57’nci sıradan ön seçime girecek olan Kılıçdaroğlu diğer partili adaylar ile yarışmış olacak.

Bu karar örgütte sevinç yaratırken İzmir 2. bölgenin favorilerine ise az da olsa burukluk yaşatmıştır.

Kılıçdaroğlu bu kararından sonra twitter hesabından 'Demokrasinin anlamını yitirdiği bu günlerde demokrasiyi yeniden anlamlandırmak için girdiğim ön seçimin Türkiye'ye örnek olmasını dilerim' sözleriyle açıklama yapmış oldu.

***

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 21 Şubat'ta bir açılış töreni için İzmir'e gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu, "Sayın Genel Başkan, İzmir'den aday olmanızı istiyoruz. Cumhuriyetin kalesinden aday olmanızı istiyoruz. Sizi İzmir milletvekili olmaya davet ediyoruz. Demokrasiye inandığınızı uzun bir aradan sonra partide ön seçim yaptığınız için teşekkür ediyoruz. Ön seçime de girerek, demokrasiyi İzmir'den taçlandırmanızı istiyoruz. Genel başkanımızı İzmir'den milletvekili ve başbakan yapmak üzere hepinizi selamlıyorum" diyerek, davet etmişti.

İşte o davete cevap veren Kılıçdaroğlu; İzmir 2. bölgede 29 Mart Pazar günü yapılacak ön seçimde 81 aday adayı ile yarışacak.

Burada ön seçimlerde 67 bin partili oy kullanacak.

***

İşte durum bu.

Buraya kadar gelişmeleri yazdık.

Şimdi gelelim yorumumuza.

Cumhuriyet Halk Partisi en son tek başına ne zaman iktidar oldu hatırlayanınız var mı?

Yok.

Tek partili dönemi saymazsak zaten böyle bir şey hiç yaşanmadı.

Koalisyonlar iktidarı dışında en son zannediyorum SHP genel Başkanı Erdal İnönü iken DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in baş bakanlığında başbakan yardımcılığı ve Dış İşleri Bakanlığı'nda bulundu parti.

Daha sonra CHP'yi yeniden kuran Deniz Baykal İnönü'den sonra genel başkan olan şimdiki CHP İstanbul İl Başkanı olan Murat Karayalçın'ı zorlamalarla ikna etti ve SHP kapanarak CHP ile birleşti.

***

Yine hafızam beni yanılmıyorsa 1995 yılı bir karlı kış günü idi.

Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) bütün değerleri ile birlikte Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile birleşmiş oldu.

Bu birleşmede Karayalçın ile Baykal yarıştı ve o gün bu gün önce Deniz Baykal ve 22 Mayıs 2010 tarihinden beri de Kılıçdaroğlu genel başkanlığındaki CHP iktidar yüzü görmedi.

Bırakın görmeyi veya iktidara yakın olmayı iktidarın bir milyon mil yanından bile geçemedi.

İlk defa 7 Haziran 2015 genel seçimleri öncesi az da olsa bir umut vaad ediyor.

Bu umut CHP'deki değişikliklerden ziyade 13 yıldır iktidarı elinde bulunduran Adalet ve Kalkınma Partisi'nin az da olsa yıpranmasından dolayı daha bir yeşeriyor.

***

İşte bu umudu partililere aşılamak adına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun almış olduğu ön seçim kararını yerinde bir karar olarak okuyabiliriz.

Kılıçdaroğlu en çok da ekibinde bulunan ve örgütün karşısına çıkmaya cesaret edemeyen CHP üst düzey yöneticilerine ofsayttan gol atmıştır.

Hadi bakalım ben bile aday adayı oldum siz buna cesaret edemediniz diyerek hem kontenjan listelerini oluşturacakken kendi elini güçlendirdi.

Hem de ilerisi günlerde uzun yıllar kullanacağı önemli bir referans sağlamış oldu.

***

Tamam İzmir değil hadi başka ilden olsaydı ya falan gibi eleştirilerde bulunabiliriz.

Ancak; nerden bakarsanız bakın bu karar önemli bir karardır ve bu kararı CHP akıllı bir şekilde kullanır ise şayet asıl adaylar belirlendikten sonra da CHP'ye önemli artı sağlanmış olacaktır.

***

Sakın aklınıza, ya Kılıçdaroğlu örgüt üyelerinden çizik yerse, ya listeden çıkmaz ise v.b. gibi saçma sapan fanteziler gelmesin.

Zira bunlar ancak fantezi olarak kalır.

Kılıçdaroğlu ön seçime katılan örgüt üyelerinin yüzde doksanının oyunu alarak açık ara liste başı seçilecektir.

CHP'nin kalesi İzmir oy oranını daha da artıracaktır.

Daha önce Erdal İnönü'nün seçildiği bölgeden kim bilir belki de Başbakan olarak Ankara'ya gidecektir.

Hadi bakalım...

GÜNÜN SÖZÜ:

Önünüze konulan engellerin amacı sizi durdurmak değil, cesaretinizi ortaya çıkartıp güçlendirmektir....

twitter.com/MehmetMert1