Uğraşma boşuna..!


 

Uğraşma boşuna.

Seni ancak gördükleri ve duydukları kadar anlayacaklar.

Gördükleri de ancak kendi anladıkları kadar olacak.. Demiş; Hz. Mevlana.

Hem de tam 750 yıl önce söylemiş bu sözü.

Yaşam her çağda aynı yaşam, insanların iyisi de kötüsü de her çağda aynı insan.

Kimi ömrünü insanlığa adar, doğaya adar, güzelliklere adara, sevgiye adar.

Kiminin dünyası çok küçüktür küçük işlerle uğraşır, insanlarla uğraşır, kötü işlerle uğraşır.

 

***

 

Ne ilginçtir ki aynı Mevlana’nın yanında yetişerek ona dost olan arkadaş olan en büyük yardımcı olan Şems-i Tebrizî Mevlana’nın oğlu ile aynı kadına aşık olduğu için dışlanmıştır, sürgüne gönderilmiştir ve rivayete göre de öldürülmüştür.

 

***

 

Düşünsenize bir tarafta; tüm insanlığa nasihat ederek; ‘Gel, gel, ne olursan ol yine gel,

İster kafir, ister mecusi,

İster puta tapan ol yine gel,

Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,

Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...

Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz,

Şu tertemiz tarlaya sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz...

Beri gel, beri! Daha da beri! Niceye şu yol vuruculuk?

Madem ki sen bensin, ben de senim, niceye şu senlik benlik...

Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız!

Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir.’ Diyerek, her renkten her cinsten insanı kucaklayan bir evliya.

Diğer tarafta babasının en yakın arkadaşının canına kıyan bir evlat...!

 

***

 

Bu yazı her hangi bir kişi veya kurumu hedef alarak yazılmamıştır.

Bu yazı birisine veya birilerine gönül koyarak da yazılmamıştır.

Bu yazı sadece ve sadece körelen zihniyetleri açmak, insanın doğasına ve beynine sevgi tohumları açmak  kişisel çıkarlarımızdan daha değerli olan yaşamın renklerine, güzelliklerine sahip çıkmak adına kaleme alınmıştır.

Küçücük bir katkımız olursa ne mutlu bize.

 

***

 

2013 yılının bu son günü böyle geldik karşınıza.

Kim bilir belki de şuan taşıdığım salgın grip virüsü korkusu ile böyle bir konuya değindim.

Sebebi ne olursa olsun, çevremizdeki gelişmeleri ve insanları doğru anlamak adına atılan geri adım kıymetlidir.

Olumlu veya olumsuz olayları doğru kavraya bildiğimiz sürece mesele yok.

 

Başarıların daim olsun GERÇEK ailesi

 

Geride bıraktığımız hafta sonu İstanbul’un en büyük kent gazetesi yapmak için Gazete İstanbul adresinde buluşarak yola çıktığım arkadaşım Ali Tarakçı’nın yönetim kurulu başkanlığını yaptığı GERÇEK YAYINCILIK A.Ş.’nin 21. ve GERÇEK gazetesinin 9. Yıldönümü kokteyline katıldık.

Tek kelimeyle güzel bir kokteyl oldu, herkes oradaydı ve bölgemizde günlük bir yerel gazete ancak bu kadar güzel bir kokteyl yapabilirdi.

Aynı kaderi paylaşıyoruz arkadaşlarımızla.

Her gün yazı yazmak zorundasınız.

Her gün gazeteyi yayınlamak zorundasınız.

Her ay; matbaa, SGK, maaşlar, v.s. ödemelerinizi yapmak zorundasınız.

Bütün bu zorluklara rağmen; 9 yıl, 12 yıl, 21 yıl ayakta kalmak ne demek ancak yaşayanlar bilir.

Başarılarınız daim olsun GERÇEK gazeteci ailesi ve gazeteciliğe gönül veren emek veren bütün meslektaşlarım.

 

 

 

twitter.com/MehmetMert1

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi